Fransa Cumhurbaşkanı ile Yunanistan Başbakanı arasında 28 Eylül'de Paris'te imzalanan ve üçüncü bir tarafın saldırısı durumunda karşılıklı yardımlaşma maddesi içeren savunma anlaşması Yunan parlamentosunun onayına sunuldu.
Yunan Parlamentosu’nun, geçen hafta Fransa Cumhurbaşkanı ile Yunanistan Başbakanı arasında Paris’te imzalanan beş yıl süreli, geniş hükümler içeren savunma anlaşmasını bugün onaylaması bekleniyor. Anlaşma, üçüncü bir tarafın saldırısı durumunda karşılıklı yardımlaşma maddesi içeriyor. Buna göre taraflardan birinin topraklarına silahlı bir saldırı yapıldığını müştereken tespit etmeleri halinde, her iki taraf da ellerindeki tüm uygun araçlarla ve gerekirse silahlı kuvvet kullanarak birbirlerinin yardımına gelecekleri sözü vermektedir.
Savunma paktını içeren anlaşmayı, Yunan Başbakan Kyriakos Mitsotakis 28 Eylül’de Paris’e yaptığı ziyarette Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile imzaladı. Yunan hükümeti bu çerçevede donanması için üç Fransız fırkateyni satın alacağını duyurdu.
Anlaşma, Yunanistan’ın Fransa liderliğinde Afrika’nın Sahel bölgesinde gerçekleştirilen askeri operasyonlara katılımını öngören bir hüküm de içeriyor.
Satın alma ve savunma anlaşması, Yunanistan ile diğer NATO üyesi ve komşusu Türkiye arasında Doğu Akdeniz’deki enerji arama hakları konusunda gerilim yaşandığı bir zamanda yapıldı. Perşembe günkü meclis tartışması ve oylama, savaş gemilerinin satın alınması için değil, yalnızca savunma anlaşması için gerçekleşecek. İktidardaki muhafazakarların mecliste rahat bir çoğunluğa sahip olması nedeniyle anlaşmanın onaylanması bekleniyor.
NATO varken Yunanistan’ın neden ekstra bir ittifak anlaşmasına ihtiyaç duyduğu sorulduğunda Mitsotakis, “Bir başka NATO üyesinin saldırısı durumunda 5. madde geçerli midir? NATO’nun bu konuda net olduğundan emin değilim. Benim yükümlülüğüm ülkemi savunmak ve zaten varolan güvenlik düzenlemelerinin ötesinde gerekli ittifakları kurmaktır.” dedi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Yunanistan ve Türkiye, kıta sahanlığının sınırlandırılması, Ege Denizi’ndeki toprak hakları, havacılık ve deniz sınırları ve Akdeniz’de Münhasır Ekonomik Bölgelerin sınırlandırılması da dahil olmak üzere bir dizi anlaşmazlık üzerinde on yıllardır anlaşmazlık yaşıyor.
