Uzmanlar tartışıyor: Trump orduyu çağırabilir mi?

Pentagon, ABD Başkanı Trump’ın, “Orduyu çağırırım”açıklamasından sonra ırkçılık karşıtı protestoların “bastırılması” için Washington’a 1.600 asker sevk etti. Trump, sırtını 1807 tarihli Ayaklanma Yasası'na dayıyor ama yasada yetki konusunda boşluklar bulunuyor.

KRONOS 03 Haziran 2020 DÜNYA

KRONOS DIŞ HABERLER – ABD Başkanı Donald Trump’ın, George Floyd’un öldürülmesinin ardından başlayan ırkçılık ve polis şiddeti karşıtı protestoları durdurmak için yaptığı “orduyu çağırırım”  açıklamasından hemen sonra ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) yaklaşık 1.600 askeri Washington’a sevk etti.

Pentagon’dan bir sözcü, nakil emrini Savunma Bakanı Mark Esper’in verdiğini, askeri polis ve piyade subaylarının gerektiğinde müdahale etmeye hazır olduğunu söyledi.

AP haber ajansı, askeri personelin nasıl görevlendirilebileceğine ilişkin Savunma Bakanlığı’nın acil durum planları hazırladığına ilişkin bir haber geçti. AP’nin haberine göre “başkentteki durum kötüleşirse” ve “Ulusal Muhafızlar yetersiz kalırsa” ordu, Beyaz Saray’ı ve diğer federal binaları koruyacak.

Pentagon’un başkent Washington’a 1.600 asker konuşlandırması üzerine “Trump’ın askerleri kullanmaya yetkisi var mı?” tartışması da başladı.

1807 TARİHLİ AYAKLANMA YASASI

Trump, “orduyu çağırırım” çıkışını, henüz açıkça bahsetmese de, 1807 tarihli ‘Ayaklanma Yasası’na dayandırıyor. Bu yasa Cumhurbaşkanı’na, belirli koşullar altında, ayaklanmaların kontrol alınabilmesi için silahlı kuvvetleri kullanmasına izin veriyor.

Ayaklanma Yasası, en son bundan 28 yıl önce devreye sokulmuştu. Siyah Amerikalı Rodney King’i vahşice darp eden polisin beraat etmesinin ardından Los Angeles’ta, 1992 yılında düzenlenen protesto gösterilerini bastırmak amacıyla dönemin ABD Başkanı Başkan George H. W. Bush, California Valisi’nin talebi üzerine, yasaya dayanarak askeri göreve çağırmıştı. Ancak, o dönemde bu karar tüm taraflarca istişare edilmişti.

Ayaklanma Yasası’nı kullanmak için bazı ön koşullar bulunuyor. Söz konusu eyaletin ayaklanmayı sona erdirmemesi veya federal yasaları uygulamada yetersiz veya isteksiz davranması bu ön koşullardan biri. Böyle bir durumda, Başkan orduyu asaların uygulanması için yardıma çağırabiliyor. Ancak, bundan önce protestoculara yasalara uymaları için açık çağrı yapılıyor. 

Diğer taraftan Ayaklanma Yasası’nda yoruma açık maddelerin olması da tartışmaları beraberinde getiriyor. Örneğin, yasada  eyalet valisinin rızası veya talebi olmadan Başkan’ın askeri görevlendirip görevlendiremeyeceği açık değil. Hukukçular bu konuda farklı görüşler dile getiriyor.

Texas Üniversitesi’nde ulusal güvenlik ve anayasa hukuku uzmanı olan Stephen Vladeck, Twitter’da yaptığı açıklamada federal hükümetin, orduyu görevlendirmek için eyaletlerin talebine ihtiyaç duymadığı görüşünü savundu.

Yale Hukuk Fakültesi’nde askeri hukuk uzmanı olan Eugene Fidell ise aksini savunuyor. Fidell, “Kanımca, bu vekaletname yasal olarak ancak federal hükümetin yetkisi engellenmişse, yasama organı veya bir eyaletin talebi olmaksızın kullanılabilir” dedi. Fidell, 1957 yılında yasaya rağmen siyah öğrencilerin üniversiteye alınmadığı Arkansas Little Rock’ta yaşananları örnek gösterdi. ABD Yüksek Mahkemesi’nin, 17 Mayıs 1954’te aldığı kararla ilk kez siyah öğrenciler de beyazlarla aynı sınıflarda okumaya hak kazanmıştı. Ancak Arkansas Valisi Orval Faubus, eyaletin başkenti Little Rock ‘ta siyahların okula girmesine izin vermedi. Böylece Vali federal hükümetin yetkisini engellemişti.

Boston College’da anayasa hukuku profesörü Kent Greenfield ise Littel Rock’taki olayların bugünkü olaylarla karşılaştırılamayacağını savundu. Greenfield, “O zamanki Güney eyaletleri, federal yasayı uygulamayı reddetmişti oysa bugünkü valiler federal yasaları uygulamayı reddetmiyorlar” diye konuştu.

Trump’ın, protestoculara karşı orduyu kullanmak istemesi Demokrat valilerin eleştirilerine neden oluyor. CNN’e konuşan Illinois Valisi J. B. Pritzker, Trump’ın hiçbir şekilde eyalete asker gönderemeyeceğini belirterek, bunun “yasadışı” olduğunu söyledi. Başka valilerin de buna izin verebileceğini düşünmediğini söyleyen Pritzker, Trump’ın ırkçılığı körüklediğini vurgulayarak, “Adam ırkçı ve gitmek zorunda” diye konuştu.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com