Tahliye edilen Nazan Bozkurt: Kadın polis gardiyanlara ‘soyacaksınız’ diye talimat verdi

7,5 ay hapis kaldıktan sonra önceki gün tahliye edilen Yüksel Direnişçisi Nazan Bozkurt, cezaevine girişte çıplak aranmak istendiğini ancak özel durumu nedeniyle aramanın yapılmadığını söyledi. Kendisini cezaevine teslim eden kadın polisin arama odasına girerek gardiyanlara talimat verdiğini kaydeden Bozkurt, “‘Hayır öyle değil, tam soyacaksınız’ dedi” şeklinde konuştu.

KRONOS 07 Nisan 2021 GÜNDEM

KHK’yla atıldığı işini geri istediği eylemleri nedeniyle tutuklanıp cezaevine konulan Yüksel Direnişçisi Nazan Bozkurt, cezaevlerine girişte yaşanan çıplak arama uygulamasının var olduğunu ve inkar edilemeyeceğini söyledi. Kendisinin de çıplak aranmak istendiğini ancak özel durumu nedeniyle yapılmadığını kaydeden Bozkurt, pedine bakıldığını anlattı. Kendisiyle birlikte tutuklanan Acun Karadağ’ın çıplak arandığını ve üç kere otur kalk yaptırıldığını da anlatan Bozkurt, kendisini teslim eden kadın polisin, cezaevinin içine girerek, arama odasında gardiyanlara talimat verdiğini de vurguladı. Kadın polisin, kendisinin soyulması talimatı verdiğini kaydeden Bozkurt, “İnsanlar anlatırken yerin dibine geçiyor, utanıyorlar ama bunu yapanlar utanmıyor” dedi. Bozkurt, önceki gün hakim karşısına çıkmış, Ankara dışında çıkmama şartıyla tahliye edilmişti.

Yüksel Direnişçisi Nazan Bozkurt’un Justice TV’de yayınlanan programda çıplak arama gerçeğine dair anlattıkları şöyle:

“PEDİMİ GÖSTERMEK ZORUNDA KALDIM”

“Bu konudan çok hoşlanmıyorum. Bu şekilde anlatmak istemiyorum ama bende şöyle oldu: Çıplak arayacaklardı, hatta girişimlerde bulundular ama özel bir durumumdan kaynaklı bakamayacaklarını söyledim. Ve çok özür dileyerek söylüyorum, duruşmada da söylemiştim hakimlerin bilmeleri açısından, çok özür dileyerek söylüyorum ama pedimi görmek istediklerini söylediler. Göstermek zorunda kaldım. Benim böyle bir mecburiyetim var mıydı? Gösterdim, ‘ha tamam’ deyip yaklaşmak istemediler.”

KADIN POLİS GARDİYANLARA TALİMAT VERDİ: ‘BÖYLE OLMAZ, SOYACAKSINIZ’

“Fakat ilginçtir, içeride bir kadın polis vardı, bizi oraya teslim eden üniformalı polis. Çok yorucu bir gözaltıydı, neredeyse 24 saat o kelepçe hiç çıkmadı. Sorgu çok uzun sürdü derken çok uykusuz gittik biz Sincan’a. Ben farkında değildim içerde bir kadın polis var. Arama odasında durumun farkına vardım ben. Gardiyanlara talimat veriyor, ‘Hayır böyle olmaz, soyacaksınız’ diye. Döndüm baktım, şaşırdım. ‘Sen gardiyanlara talimat mı veriyorsun?’ dedim. ‘Ben işlerini söylüyorum’ dedi. Aklım başıma geldi o anda, ‘Aaa senin burada ne işin var?’ dedim. ‘Sen hapishaneye nasıl girebiliyorsun ve arama odasında ne işin var senin, çık dışarı’ dedim.”

“BAĞIMSIZ OLMASI GEREKEN HAPİSHANEDE POİSİN NE İŞİ VAR? SENİ KİM GÖNDERDİ?”

“Daha sonra suç duyurusunda bulundum. Garip bir yanıt geldi. Gardiyanlara talimat veriyor. Ben bunu söyleyince utandılar. Çekildiler, biraz benden uzaklaştılar, mahcup baktılar bana. Ama bu kadın utanmadı. ‘Hayır soyacaksınız’ diyor. İnsan şeyi sormak istiyor, ya ne görmek istiyorsun? Nedir senin bu kadar merakın ve burada ne arıyorsun? Seni buraya kim gönderdi, ne hakla? Orası kampus, Adalet Bakanlığı’na bağlı, bağımsız olması gereken bir hapishane. Kadın polis senin içeride ne işin var?”

Yüksel Direnişçileri

“ALEV VE ACUN HOCA BİR GECE MİSAFİR GELDİKLERİ SİNCAN’DA ÇIPLAK ARANDI”

“Acun hocayı çıplak aradılar, hatta üç kere otur kalk yaptırmışlar. Alev de benim durumumda olduğu için ona da tam olarak çıplak arama yapamamışlar. Ama yaptıklarını biliyorum. Biliyorum, yaşadım çünkü. Kim neyi inkar edebilir? Bu konuda kendilerini çok suçlu hissettikleri için bu kadar tepki gösterdiler. Sincan’da bu bir rutin. Acun hoca ve Alev bir geceliğine Sincan’a getirilmişler, bir gece kalmışlar, yine çıplak arama yapılmış. Bir gece misafir kalıp gidecekler, gene yapılmış yani. Ve üstelik bu aramaya direndikleri için soruşturma açılmış ikisine de. Ceza verecekler. Ya hücre cezası, ya iletişim cezası.”


 

“İNSANLAR ANLATIRKEN UTANIYORLAR AMA BUNU YAPANLAR UTANMIYOR”

“Gardiyanlar bana ‘hepsini çıkarman gerekiyor’ dediklerinde ben beynimden vurulmuşa döndüm. Bu ne demek ya? Bu benim onuruma yönelik bir saldırı, nasıl kabul edilebilir? Özlem Zengin hanfendinin söylediğinin aksine, bir kadın bunu beş sene sonra da söyleyebilir, on beş sene sonra da söyleyebilir. Hiç söyleyemeyebilir. Çünkü bu söyleyecek bir şey değil. Ha deyince söylenmiyor. Çok zorlandım ben söylerken. İnsanlar anlatırken yerin dibine geçiyor, utanıyorlar ama bunu yapanlar utanmıyor.”

“ONURUNU KIRMAK İÇİN BİR ÇABA”

“Beden üzerinden bir baskı, bir teslim aracıdır bu. Onurunu kırmak için bir çabadır. Yoksa şart olmadığını hepimiz biliyoruz. O geçtiğimiz kapılarda içimizde hatta ne var ne yoksa göründüğünü biliyoruz. Şart olmadığını da gayet iyi biliyoruz.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com