Sedat Peker, Soylu’nun Zaza Hikmet’le ilişkisini neden anlatmadı?

Acaba Soylu'nun Interpol'ün kırmızı bültenle aradığı uyuşturucu kaçakçısı Zaza Hikmet ile görüşmeleri de dinlemelere takılmış olabilir mi? Bu dinlemeler Soylu’ya karşı kullanması için Sedat Peker’e ulaştırılmış olabilir mi? Bunu anlamak için sanırım birkaç video daha gerekecek...

SONER KOÇ 14 Mayıs 2021 HABER ANALİZ

Sedat Peker dördüncü videosunu yayınladı. Peker’in bu videoyu Süleyman Soylu ile ilgili açıklamalara ayırdığı görülüyor. Ancak Peker Neyzen Tevfik’ten girip Sümerlerden çıktığı bu videoda da yine olayın çevresinden dolaşıyor. Esasa girmiyor.

Yanlış anlaşılmasın; Peker’in bu açıklamaları önemsiz demiyorum. Normal şartlar altında bir hukuk devletinde İçişleri Bakanlığı makamında bulunan kişinin, ülkenin en tanınmış mafya babası ile Peker’in videoda anlattığı şekilde bir ilişkiye girmesi skandal olarak tanımlanır. Ancak cumhurbaşkanlığı makamında bulunan Erdoğan’ın bile Sedat Peker’i protokol sofralarında ağırladığı göz önüne alınırsa, Soylu-Peker ilişkisinin de bu şekilde gelişmesi normaldir.

PEKER, SOYLU VE ZAZA HİKMET İLİŞKİSİNİ ANLATMALI

Madem Peker bu videosunu Soylu ile ilgili açıklamalarına ayırmış, o zaman Peker’in Soylu hakkında bildiği şu önemli bilgiyi de anlatmasını beklerdim.

İstanbul Florya’da bulunan Sevcan otelin sahibi Hikmet Sevcan yer altı dünyasında Zaza Hikmet olarak tanınır. Interpol tarafından uyuşturucu kaçakçılığı nedeniyle uzun süre kırmızı bültenle aranan bir isimdir. İşte Soylu’nun İstanbul’a geldiği zamanlarda Zaza Hikmet’in İkitelli’deki fabrikasında bulunan ofisine giderek bir araya geldikleri iddia ediliyor. Sedat Peker de bu ilişkileri biliyor.

Süleyman Soylu’nun şarkıcı olmak isteyen yeğeni için televizyon kanallarından ricacı olduğunu bile anlatan Peker, acaba neden Soylu’nun Zaza Hikmet ile olan bu ilişkisinden bahsetmiyor?

Sedat Peker’in Zaza Hikmet-Soylu ilişkisini nereden bildiğini de tahmin etmek zor değil. Bir önceki yazımda Albayrak’a yakınlığıyla bilinen İstanbul eski Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan döneminde terör şube tarafından Soylu’nun telefonlarının dinlendiğini belirtmiştim. Acaba bu dinlemeler esnasında Soylu-Zaza Hikmet görüşmeleri de dinlemelere takılmış olabilir mi? Bu dinlemeler birileri tarafından Soylu’ya karşı kullanması için Sedat Peker’e ulaştırılmış olabilir mi?

İstanbul eski Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan döneminde Soylu’nun oğlunun da uyuşturucu ticareti ihbarı üzerine takip altına alındığını hatırlamakta fayda var. Yine hatırlarsanız en son Samsunspor başkanı Soylu’nun oğlundan bahsetmişti. Peker videolarında, Kolombiya’dan yola çıkan uyuşturucunun Türkiye’de kime geldiğini soruyor. Peker bu soruyu, elbette cevabını duymak için sormuyor. Çünkü cevabını o da biliyor. Ancak Soylu’nun oğlunun uyuşturucu ticareti nedeniyle takibe alınması ve Soylu’nun Hikmet Sevcan ile dostluğu göz önüne alındığında, Soylu’ya bağlı Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın Kolombiya’dan yola çıkan uyuşturucunun Türkiye’de kime geldiğini araştırmamasını anlayabiliyorum.

PEKER SARAY BAHÇESİNİN MINTIKA TEMİZLİĞİNE SOYUNMUŞ

Peker videoda sık sık Albayrak-Soylu çekişmesine değiniyor. Hatta açıklamalarıyla Albayrak-Soylu çekişmesini daha da kızıştırıyor. Süleyman Soylu’yu Erdoğan’ın altını kazmakla itham ediyor. Diğer taraftan da “Tayyip abinin etrafını sarmışsınız, Ağarlar, Pelikancılar, Süleymancılar..” diyerek Erdoğan iyi ama çevresi kötü mantığını oturtmaya çalışıyor.

Aslında bu açıklamaların Erdoğan’ın işine geldiğini söyleyebiliriz. Uzun süredir Erdoğan’ın hem Soylu’dan hem damat Albayrak’tan rahatsız olduğu konuşuluyordu. Kabine değişikliğinde bu isimlerin gideceği belirtiliyordu. Damat Albayrak zaten görevden alındı. Ancak halen kabineye geri girmeye çalışıyor. Soylu ise başarılı bir fake istifa girişimiyle koltuğunu koruyabilmişti. Peker, Soylu’nun fake istifasıyla ilgili de iddialarda bulunuyor. Soylu’nun istifa etmeden önce twitter kampanyası için trolleri hazırladığını ve bu troller içerisinde kendi adamlarının da bulunduğunu söylüyor.

Sedat Peker’in açıklamalarının kamuoyunda oluşturduğu algıyla, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Albayrak ve Soylu’ya karşı eli güçlenmiş oldu. Artık Erdoğan bu videolarla, kirlenen ellerini yıkayabilir. Aynı anda hem damat Albayrak’tan hem de Soylu’dan kurtulabilir. Sedat Peker bu açıklamalarıyla Saray bahçesinin mıntıka temizliğine soyunmuşsa benziyor.

Ancak Erdoğan’ın damat Albayrak, Soylu ve Ağar’dan rahatsız olduğunu bilen Sedat Peker’in, sarayın bahçesindeki bu ayrık otları temizlemek üzere neden gönüllü olduğunu anlamak için dört beş video daha izlememiz gerekecek gibi.

DÖNÜŞ BİLETİ OLARAK ARTIK SOYLU’YU DEĞİL, ERDOĞAN’I GÖRÜYOR

Peker, kendisi hakkında yürütülen polis soruşturmasıyla ilgili Soylu’nun “dosya hazırlanıyor, tehlikeli bir şey olursa haber vereceğim” dediğini söylüyor. Soylu’ya hitaben biraz da dalga geçerek “dönüş biletimizdin, yaktın bizi” diyor.

Ancak açıklamalarından anlıyoruz ki; Peker artık dönüş bileti olarak Soylu’yu değil Erdoğan’ı görünüyor. Esas mesajı “Tayyip abisine” gönderiyor ve tekrar görev bekliyor.

PEKER’İN AÇIKLAMALARIYLA İLGİLİ YAPILMASI GEREKEN

Peker’in şu ana kadar yayınlanan videolarıyla ilgili henüz bir işlem yapıldığını duymadık. Jandarma, emniyet, savcılık, bakanlık… herkes iddiaları yalanlıyor ancak kimse gerçeği araştırmıyor.

Örneğin muhabir Kaharman’ın ölümüyle ilgili Peker’in iddiaları için polisin kimseden talimat beklemesine gerek yoktur. Yapılacak iş bellidir. Organize polisi, İstihbarat şubeye kısa bir talep yazısı yazacak, Kaharman ile Ağar arasındaki telefon irtibatına bakılacak. Bu işlem 5 dakika bile sürmez.

Yine Kolombiya’dan yola çıkan 5ton uyuşturucuyla ilgili de yapılacak işlem bellidir. Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı Kolombiya polisine bir yazı yazıp, uyuşturucunun kime geleceğini sorabilirdi.

Bu kadar basit.

Eğer şu an ülkü ocaklarından talimat bekleyen polisler değil de, kanundan güç alan polisler görevinin başında olmuş olsaydı çoktan bu işlem yapılmış olurdu.

Ergenekon davası kapsamında Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Tuncay Özkan, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, avukat Kemal Kerinçsiz ve Sedat Peker, 21. Ağır Ceza Mahkemesi’nin tahliye kararının ardından, serbest bırakıldı. 10 Mart 2014.

‘ÇÖKERTİLEN 348 SUÇ ÖRGÜTÜ’: SADECE PİYONLAR, MAFYA DIŞARIDA

İçişleri Bakanlığı Sedat Peker’in videoları sonrasında “15 Temmuz sonrasında 348 suç örgütünün çökertildiğini” duyurdu. Bu açıklamada neden 15 Temmuz sonrası baz alındığını anlayabilmiş değilim. Bakanlık bu konuda da kendisine bir milat mı belirledi, bilemiyoruz. Ancak keşke 15 Temmuz öncesinin sayılarını da vermiş olsalardı.


 

Türkiye’de büyük mafya gruplarının tamamına, 2005-2010 tarihleri arasında önemli operasyonlar yapılmıştı. Eğer şu an ki siyasi irade bu örgütleri cezaevinden çıkarmamış olsaydı, mafya zaten çökmüş durumdaydı. Ancak kendi pis işlerini gördürmek için mafyayı cezaevinden çıkardılar. Çökerttik dedikleri 348 adet suç örgütü ise mafya değil, sadece mahalle serserilerinden oluşan basit suç grupları.

*Soner Koç, Güvenlik Uzmanı

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram