Sezona istediği gibi başlayamayan Fenerbahçe Beko, üst üste kaybedilen CSKA Moskova ve Barcelona deplasmanlarının ardından, 3 maçlık bir galibiyet serisi yakaladı. Önce Fransa’da Asvel’i sonrasında ise evinde Khimki Moskova ve ALBA Berlin galibiyetleri ile üst sıralara doğru tırmanmaya başladı. Bir diğer temsilcimiz Anadolu Efes ise Shane Larkin’in önderliğinde son iki maçtır 100 sayı barajını aşarak kazanıyor. Son olarak İspanya’da Baskonia’yı 102-77 mağlup ederek üst üste 6.galibiyetini alarak liderliğini korudu.
OBRADOVİC’İN SARKASTİK SÖZLERİ VE GELİNEN DURUM
Avrupa basketbolunun kulüpler düzeyindeki en prestijli organizasyonuna çok kötü bir başlangıç yapan Fenerbahçe’de sular, CSKA Moskova ve Barcelona deplasmanında iyice ısınmıştı.
Rusya deplasmanında yenilen 18 sayılık fark ve Obradovic’in küfürlü molasından sonra gidilen İspanya deplasmanı… Aslında herkes Moskova deplasmanında gelişen olayların ardından takımdan bir reaksiyon beklerken, Barcelona deplasmanı çok daha gurur kırıcı geçmiş ve daha 5 gün önce yaşanan küfürlü Obradovic molasının ardından bu sefer de alaycı ve sarkastik bir mola gelmişti. O gün yaşanan olaylar ve Barcelona karşısında alınan ağır mağlubiyet artık bardağı taşıran son damla olmuştu. Nando De Colo, Leo Westermann gibi isimlerin sakatlığı ve takımın gediklilerinden Datome, Kalinic, Melih ve Vesely’nin rezalet performansı herkesin aklına ‘’Acaba’’ kuşkusunu getirdi. Fakat takım Fransa deplasmanına kilit maç rolüyle çıktı ve Asvel karşısında net bir galibiyet alarak ilk reaksiyonu gösterdi.
Sarı-lacivertliler, üç maçtır kazansa bile halen daha kırılgan ve Obradovic’in istediği takım olgusundan çok uzakta. Ligin kadro olarak ortalama altı takımlarından biri olan ALBA Berlin’e karşı bu kadar kırılgan bir performans göstermek, halen daha sistemin oturmadığını gösteriyor. ALBA Berlin, ritim bulduğunda ve atmasına izin verdiğinizde, kendi ölçeğinde tıkır tıkır işleyen sisteme sahip bir takım. Özellikle şutları sokmaya başladıklarında bütün oyunu çığırından çıkartabilen bir ekip ki bunu ligin ikinci haftasında Efes’e karşı gösterdiler. Fakat karşılaşma içinde oyunu kontrol etmeyi başaramayan Fenerbahçe, maçı zora soksa bile uzatmalarda kazanmayı bildi.
Fenerbahçe’nin sezon gelişimine bakarsak, ikincil savunma tedbirleri, rotasyon savunma tedbirleri halen daha çok sorunlu. Kısalar çok geçirgen olduğu için sürekli sıkıştırma yapmaya çalışan Fenerbahçe savunması, boyalı alanda rotasyon yapmayı halen daha beceremiyor ve çok rahat sayı yiyor. Bir diğer önemli nokta ise hücumda sorun çözmekte, oyunu açmakta ve çeşitli oynamakta yaşanan zorluklar. 3 numara pozisyonunda Kalinic’in bu sene ortalıkta hiç olmaması ve bütün yükün Datome’nin üzerine yıkılması, Sloukas’ın daha yeni yeni eski performansına yaklaşmaya başlaması ve uzun rotasyonunda Vesely’nin kötü performansı bunun en büyük sebepleri. Fenerbahçe Beko’nun yakaladığı galibiyet serisi ve gelişen takım oyunu işlerin şu an için iyi gittiğini gösteriyor.
ERGİN ATAMAN, LARKİN VE ANADOLU EFES
Normal sezonun şu an için lideri olan Anadolu Efes, bu hafta deplasmanda Baskonia’yı müthiş bir oyunla farklı mağlup etmeyi başardı. Geçtiğimiz haftanın rekortmeni Larkin ise yine direksiyondaki isimdi. Baskonia kadro olarak ligin çok kaliteli ekiplerinden biri elbette değil fakat, oradaki basketbol kültürü ve seyircisi her zaman rakipler için zor bir deplasman havası yaratmıştır.
Efes için ise İspanya’da alınan bu galibiyet, üst üste oynanacak olan deplasman maçları öncesi ligdeki liderliği korumak ve rakiplere mesaj vermek açısından çok önemliydi. Bu sezon özelinde hem Shane Larkin hem de Anadolu Efes durdurulamaz bir hal aldı. Takım sadece Micic’in değil artık Larkin’in de etrafında kurgulanan bir sistem yaratmaya başladı.
Geçen sezon özelinde Micic’in tıkandığı maçlarda çözüm üretmekte zorlanan bir Efes’ten savunulması çok güç bir Efes’e evrildi. Şu an da Anadolu Efes’i en özel kılan şey ise; hangi oyuncularla, hangi dakikalarda oynanacağına kadar her şeyin çok net belirlenmiş olması. Roller o kadar güzel paylaştırılmış ve oyuncular tarafından o kadar net içselleştirilmiş ki, dakikalar azalsa bile bu durum değişmiyor. Bunun dışında, rakibin aldığı her önleme karşı ayrı bir silahı olan takımın, savunulması çok zor bir ekip olması ise ayrı bir güven vermiş durumda.
Anadolu Efes, ‘’iyi takım’’ sınıfından artık ‘’büyük takım’’ sınıfına atlamış durumda ve Avrupa’nın şu an için en iyi basketbolunu oynayan takımı konumunda. Bu durum da oyunculara saha içinde farklı bir güven verirken aynı zamanda saha dışında hep bir ağızdan ‘’Şampiyonluk’’ düşüncesine daha sıkı bağlanmalarına sebep oluyor. İki sene önce Euroleague’de ligi sonuncu bitiren bir ekipten, geçtiğimiz yıl final oynayan ve bu sezon ligin liderliğine gelen ekipte en büyük pay koç Ergin Ataman’ın. Takımda bulunan yıldızları çok iyi yönetmek ve takım kimyasını bu kadar iyi oluşturmak, gerçekten büyük bir alkışı hakkediyor.
