Ruşen Çakır: Bir yanda Enes Kanter, bir yanda koca Türk hariciyesi; iflas…

ABD’de 54 senatörün Başkan Biden'dan, Türkiye’deki insan hakları ihlalleri ve gazetecilerin tutuklanması konularında baskı yapılmasını istediği mektubu yorumlayan gazeteci Ruşen Çakır, "Bir yanda Enes Kanter, bir yanda koca Türkiye Cumhuriyeti Devleti, iflas” yorumunda bulundu.

KRONOS 10 Şubat 2021 GÜNDEM

Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) Senato’nun 54 üyesi, Başkan Joe Biden’a mektup yazarak Türkiye’ye baskı yapılmasını istedi. Mektupta NBA oyuncusu Enes Kanter’den bahsedilerek ‘insan hakları savunucusu’ vurgusu yapıldı.

Medyascope Genel Yayın Yönetmeni Ruşen Çakır, mektubu, Türk Dışişleri’nin ve Ankara’nın “paraya boğduğu” lobi şirketlerinin nasıl sınıfta kalmış olduğunun kanıtı olarak yorumladı. “Bir yanda Enes Kanter, bir yanda koca Türkiye Cumhuriyeti Devleti” diyen Çakır, Türkiye’nin 15 Temmuz’la ilgili tezlerinde de kimseyi ikna edemediğini söyledi.

“SENATÖRLERE ULAŞMAK, SENATÖRLERİ BİR KONUDA İKNA ETMEK ÇOK ZOR”

Ruşen Çakır’ın “Enes Kanter ile baş edemeyen Türk hariciyesi” başlıklı videosunda Ruşen Çakır’ın anlattıkları şöyle:

“Amerika Birleşik Devletleri’nde 54 senatör bir mektup yazdılar ve Amerikan Başkanı Joe Biden’a Türkiye üzerinde baskı yapmasını istediler. Amerika’da Başkanlık sistemi var ama orada kurumlar var ve bu kurumlar arasında en güçlüsü belki de Kongre. Kongre’nin içerisinde Temsilciler Meclisi ve Senato. İki ayrı şey ama Senato en güçlüsü. 100 üyesi var. 100 üyenin 54’ünün imzaladığı bir şey.

Amerika Birleşik Devletleri’nde Senato bir dönem Washington’da gazetecilik yaptığım için bilirim, senatörlere ulaşmak, senatörleri bir konuda ikna etmek çok zor bir şeydir. Ve dünyanın dört bir tarafından ülkeler Amerika’da bir şekilde lobi yapmak isteyenler için senatörler çok ciddi hedeftir. Yani onları herhangi bir konuda kendi ülkelerinin çıkarları için ya da diyelim Amerika’daki bazı şirketler ya da çok uluslu şirketler senatörlere ulaşmak isterler. Her açıdan çok kritiktir.

54 senatör Türkiye’yle ilgili bir metin kaleme kalıyor. Metinde insan hakları konusunda çok ciddi bir şekilde eleştiriliyor. Onun dışında Azerbaycan, Suriye gibi konular da var. Olabilir. Ama esas olarak gazeteciler meselesi var. Orada Gazetecileri Koruma Komitesi’nin raporlarına atıf var. Basın özgürlüğü meselesi var. Şöyle diyorlar: İnsan hakları ve demokratik ilkeleri teşvik etmemiz gerekir ve bunun için de Başkan Biden’ın Türkiye konusunda bir şeyler yapması lazım.”

“İNSAN HAKLARI MESELESİ DAHA FAZLA GÜNDEME GELECEĞE BENZİYOR”

“Bu zaten beklenen bir şey. Yeni yönetimle beraber Türk-Amerikan ilişkilerinin nasıl seyredeceği konusunda bir takım ipuçları var. S-400’ler gibi başlı başına bir sorun var. İnsan hakları meselesi daha fazla gündeme geleceğe benziyor. Halk Bank meselesi var. Birçok konu var, bunlar hep bir şekilde gündeme gelir diye bekleniyor. Ve şu ana kadar Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın’la Amerikan Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan görüşmesi dışında bir görüşme henüz olmadığı, galiba bugün Türkiye saatiyle akşam saatlerinde nihayet Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile yeni ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın görüşeceği söyleniyor. Henüz başkanlar düzeyinde görüşmenin olup olmayacağı, ne zaman olacağı henüz belli değil. Ve tam bu arada bu mektup çıktı.

Bu mektup için Murat Yetkin ‘Berbat bir mektup’ demiş bugün yazısında. Berbat olabilir ama her açıdan bakıldığında şöyle bir berbatlık var, benim de esas öne çıkarmaya çalıştığım: Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin şu ana kadar yürüttüğü diplomatik faaliyetlerin ve lobi faaliyetlerinin, ki bilmeyenler için söyleyelim. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki lobi şirketlerine Ankara yıllardır, tarih boyunca her zaman, AKP iktidarlarında da çok acayip paralar akıtılır, buralarda Türkiye lehine birtakım dengelerin oluşturulması için. Bir dönem Temsilciler Meclisi’nde özellikle Türkiye yanlısı temsilcilerin oluşturduğu gruplar vardı. O gruplar artık bildiğim kadarıyla yok. Kimse kalkıp Türkiye yanlısı sözleri açık açık söyleyemez bir hale geldi Amerika Birleşik Devletleri’nde, Temsilciler Meclisi’nde. Senato’da hele bu çok çok zor.”

“ENES KANTER’LE UÇAKTA KARŞILAŞTIM”

“Ve burada bir ayrıntı özellikle bugünkü yayının konusu. Enes Kanter’i biliyoruz, basketbolcu NBA’de. 2011 yılında 19 yaşındayken Utah Jazz’a üçüncü sıradan draft edildi. O tarihten beri, yani 10 yıldır Amerika Birleşik Devletleri’nde NBA’de oynuyor ve değişik takımlarda oynadı. Şu an Portland’da oynuyor. Ve kendisi Fethullah Gülen’i neredeyse bir baba gibi seven birisi. Hatta ailesi burada kendisini evlatlıktan reddettiğini söyleyince, soyadını ‘Gülen’ olarak değiştirdiğini söylemişti. Ne derece geçerli çok emin değilim. Baktığım kadarıyla hala Kanter soyadını kullanıyor. Bir müddet vatansız kaldı ama 2020 Haziran ortasında ABD vatandaşlığını da kazanmış olduğunu görüyoruz.

İlginç birisi. Çok küçük yaşta oynamaya başlıyor. Samanyolu, Ankara’da Samanyolu Koleji’nde, ki Fethullahçıların önde gelen okullarından birisi, ordayken Ülker Spor’a, ordan Fenerbahçe’ye ve daha sonra Amerikan Üniversitesi’nde gidiyor ve oradan NBA’e geçiyor. Baştan itibaren Fethullahçı bir profil çiziyor. Bunu hep açık açık söylemiş birisi.

Bir keresinde unutmuyorum, Kayseri’yeydi yanılmıyorsam, bir gazete için gittiğimde tam Türkiye’de Fethullahçılarla Erdoğancılar arasındaki kavgaların yeni yeni başladığı dershane krizi dönemiydi. Uçakta karşılaştık, o da Kayseri’ye gidiyordu. Kayseri’deki Fethullahçuların bir üniversitesinde konuşma yapmaya gidiyordu. Öğrendiğim kadarıyla NBA’in tatil olduğu bir dönemde Türkiye’ye gelmiş ve Anadolu’daki, Türkiye’nin değişik yerlerindeki Fethullahçuların kontrolündeki üniversitelerde buluşuyor, ediyordu.”

“AMA BİR YANDA ENES KANTER, BİR YANDA KOCA TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ”

“Çok değişik, zaten upuzun birisi. Ama Amerika Birleşik Devletleri’nde de epey popüler bir isim. Bu popülaritesini Fethullah Gülen’in ve onun örgütlenmesinin propagandası için kullanan birisi. Olabilir. Sürekli bunu gündeme getiriyor, sürekli bu davayı, kendi davasını gündeme getiriyor. Ve Türkiye’nin de ona karşı yaptığı İnterpol’de Kırmızı Bülten çıkartmak hatta bir ara Avrupa’daydı yanılmıyorsam, bir yere maç için gittiğinde onu tutuklatmaya kalktılar ama olmadı. Bir kere de Kanada’da galiba benzer bir şey denendi.

Türkiye Enes Kanter’e karşı, Ankara, tamamen kriminal bir perspektiften yaklaşıyor. Zaten bu sözüne ettiğim mektupta da Enes Kanter için Türkiye’nin Kırmızı Bülten çıkartmış olması, Türkiye’deki ailesine birtakım zarar verildiği iddiaları dile getiriliyor ve Enes Kanter’den insan hakları savunucusu olarak bahsediliyor. Enes Kanter’in insan hakları savunucusu olduğunu hiç sanmıyorum, insan hakları savunuculuğu çok daha geniş bir kavramdır. Onun yaptığı Fethullahçıların savunuculuğunu yapıyor. Kendi davasının, kendi örgütlenmesinin ve kendi tırnak içinde “Hocaefendisinin” savunusunu yapıyor. Yapabilir. Amerika Birleşik Devletleri’nde bunlar normal şeyler.

Ama bir yanda Enes Kanter, bir yanda koca Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Öyle diyeyim ve Türk hariciyesi. Bir olay var. 15 Ocak 2019’da Florida Senatörü Marco Rubio makamında Enes Kanter’i kabul etmişti, sohbet etmişlerdi. Zaten Marco Robio, bu sözünü ettiğimiz mektupta da imzası var. Belki de mektubun organizasyonunu yapan insanlardan biridir. O tarihte bu fotoğraf çıktığında, Marco Rubio’nun kendisinin paylaştığı bir fotoğraf bu, çıktığında dönemin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç tweet atmış. “Utanç verici” vs demiş ama sıfıra sıfır, elde var sıfır.”

“UZAYA BİLE GİDEBİLECEK DEVLET BİR NBA OYUNCUSUNA KARŞI ÇARESİZ KALIYOR”

“15 Temmuz sonrası Washington’da görev yapan Serdar Kılıç Amerikan kamuoyunu ve karar vericilerini Fethullahçılık konusunda, darbe konusunda ne derece ikna ettiği şüpheli. Aslında şüpheli de değil, hiçbir şekilde ikna etmediği ortada. Şimdi dönüp dolaşıp, yaklaşık beşinci yılına geliyoruz darbe girişiminin ve hala Türkiye, koca bir devlet, o büyük, güçlü, uzaya bile gidebilecek devlet bir NBA oyuncusu, küçümsemek için söylemiyorum, ama sonuçta bir oyuncu, en fazla Fethullah Gülen grubundan belli destekler alıyor, ona karşı şey yapamıyorlar, çaresiz kalıyorlar.”

“TAM MANASIYLA İFLAS”

“54 senatörün imzalayacağı bir metne bu kişinin adının bir şekilde pozitif olarak girebilmesi tam anlamıyla bir nasıl diyeyim, bir iflastır. Türkiye’nin bu konuda kimse ikna edemediğini, ikna etme yolunda neler yaptığı, neler ettiği, çok paralar akıtıldığını biliyoruz. Birtakım insanlar gitti Amerika Birleşik Devletleri’nde konuştular, anlattılar ama bu kişilerin yaptıkları bütün çalışmalar, çok sevdiğim, merhum Çetin Altan’ın o meşhur ‘Türk’ün Türk’e propagandası’dan başka bir şey değil. Sonunda ne oluyor, kızıyorsunuz ediyorsunuz, aslında ‘15 Temmuz’u ABD yaptırdı’ya geliyorsunuz. Onu da temellendiremiyorsunuz, böyle söyleyip duruyorsunuz.”

“AKITILAN PARALARLA LOBİ YAPIYORLAR AMA HİÇ KİMSEYE MERAMLARINI ANLATAMIYORLAR”

“Sonuçta bir kişi, o 54 tane senatörün, ki şu anda Amerikan Senatosu 50’ye 50 oldu malum ve Başkan Yardımcısının oyuyla demokratlar senatoda istedikleri şeyleri geçirme şansını yakalayabildiler. Böyle bir yerde yarıdan fazla kişinin bir yerde birleşmesi, Ankara’daki, Türkiye’deki Erdoğan yönetimi aleyhtarlığında birleşmesi ve bunu yaparken de Fethullah Gülen’in manevi oğlu olduğunu övünerek söyleyen, bu konuda Türkiye’nin bütün iddialarının yalan olduğunu aslında kendilerinin mağdur olduğunu anlatan bir kişinin burada yer bulabilmiş olması tek kelimeyle iflas.



Aslında söyleyecek çok fazla şey de olmayabilir. Enes Kanter, gerçekten tek başına Fethullah Gülen’in diplomasisini, lobisini tek başına baya bir yapıyor. Ve bu arada kendisi para harcamıyor, tam tersine para kazanıyor. Biz de burada bizim vergilerimizle akıtılan paralarla, lobi şirketleri vs, öyle bir şeyler yapıyorlar ama hiç kimseye meramlarını anlatamıyorlar.

Türk-Amerikan ilişkilerinin önümüzdeki dönem baya sert gerçekleşme ihtimalinin işaretçisi olan bu mektubu berbat da bulsanız önemsemek zorundasınız. Ben bunun içerisindeki bir ayrıntı üzerine yoğunlaştım bugün. Ama bu ayrıntı bile bize birçok şeyi çok bariz şekilde gösteriyor. Söyleyeceklerim bu kadar.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com