Ruhr havzasında ‘film’ hayatlar: Pithead

Fotoğrafçı Fatih Kurçeren’in kitabı Pithead, bir dönem Almanya’nın en önemli sanayi ve maden bölgesi olan Ruhr havzasından fotoğraflı hikâyeler taşıyor. ‘Bakışlarında yaşadıkları belli olan’ insanların fotoğraflarını kadrajına sığdıran Kurçeren, bölgede yaşanan büyük değişime dair de ipuçları sunuyor.

SELAHATTİN SEVİ 11 Nisan 2021 FOTOĞRAF

FOTOĞRAFLAR: FATİH KURÇEREN / PITHEAD

Almanya’da Ruhr havzasında bir yerde yaşıyorsanız sadece yürüyerek ya da bisikletle bir kentten bir kente seyahat edebilirsiniz. Duisburg’tan Dortmund’a kadar Mülheim an der Ruhr, Essen, Gelsenkirchen, Bochum, Oberhausen ve Bottrop yan yanadır. Bir yüzyıldan fazla zaman boyunca kömür madenleri ve ağır sanayi tesislerinin varlığı ile ülke ekonomisinin kalbinin attığı bölge, son zamanlarda büyük bir dönüşüm yaşıyor. Fotoğrafçı Fatih Kurçeren’in Pithead adını taşıyan kitabı bu dönüşümün yirmi yılına öznel bir parantez açıyor.

‘Maden kuyusu ağzı’ anlamına gelen kelimeye gönderme yaparcasına kitabın kapağında siyah bir işçi-göçmen evinden dışarıya bakan çocuk fotoğrafının kapağının arkasında sıralanan fotoğraflar değişim ve dönüşümle birlikte yaşanan hüzünlü öykülerin ipuçlarını veriyor.

Pithead, bilinçli bir tercihle Almanya’da yaşamayı seçen sanatçı Fatih Kurçeren’in ilk kişisel kitabı. 2003 yılında İstanbul’u terk ederek geldiği Oberhausen’da, yan yana şehirlerin ortasında ‘ben neredeyim’ sorularına yanıt arama çabası. Her ne kadar Hacettepe Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu, Almanya ve Almanlarla ilgili güçlü bir düşünsel birikime sahip olsa da buranın ‘öteki Almanya’ olduğunu anlaması uzun sürmemiştir. Bu havzada farklı diller, inançlar ve kültürler iç içedir.

1800’lü yıllardan itibaren kömür çıkarılan ve ağır sanayi tesisleri inşa edilen bölgeye önce yabancılar üç dalga ile gelmiş. Birinci Dünya Savaşı’na kadar Polonya’dan ve yakın Avrupa ülkelerinden göçmen işçiler akın ederken daha sonra çeşitlilik artmış. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yine önce İtalya’dan, sonra başta Türkiye olmak üzere Yunanistan’dan ve Yugoslavya’dan büyük bir işçi akını olmuş.

Bütün bir bölge üç vardiya çalışırken yerin altından çıkarıp ve üstünde ürettikleri, Avrupa’nın en büyük iç limanı Duisburg’tan dünyaya dağılmış.

Artık Ruhr havzası Ballungsraum denilen sanayinin, ticaretin ve insanların yoğun olarak bulunduğu bir merkez olmuştur.

ESKİ SANAYİ BACALARI SÖNERKEN: BEN NEREDEYİM?

1980’lerde alınan bazı radikal kararların 2000’lerde uygulamaya konulmasıyla son madenler de kapanır, sanayi tesisleri şalteri indirir ve hem Almanlar hem de göçmen işçiler büyük bir şok yaşar. Görece zenginlik ve öngörülebilirlik sona erer. Herkes yarınından endişe duymaya başlar. İşte tam da bu dönemde Almanya’ya gelen fotoğrafçı Fatih Kurçeren için başka bir dünyanın kapıları açılır. Aynı soruyu o da kendine sorar: Ben neredeyim?

Pithead kitabındaki fotoğraflar bir anlamda Kurçeren’in yönünü bulmak için bir oryantasyon deneyimi. Ya da kafasındaki büyük puzzle’ın birer parçası. Yaşayacağı yeni evrenini tanımak için kişisel bir kartografya… Tek tek fotoğraflar çoğaldıkça muhtemelen ‘büyük fotoğraf’ da tamamlanmıştır.

Bir söyleşisinde belirttiği gibi yeni yaşam alanında bir fare gibi, bir köpek gibi etrafını işaretlemiştir, koku bırakarak, nefes salarak… Çıktığı yolculuğun dönüşünde bıraktığı ‘yoldaki işaretlere’ bakarak yolunu ve yönünü bulacaktır.

Neticede bir yüzyıldan fazla bir zaman hayatın yoğun ama dingin olduğu dönemde gelen yabancılarla birlikte bilindik bir yaşam vardı. Bir miras gibi babadan oğula erkekler madende ya da fabrikada çalışır, iş çıkışı kneipe’ye gider biralarını içer… Kadınlar ev işleri ve çocuklarla ilgilenirdi. Oysa şimdi bir tür Alman kahvehanesi diyebileceğimiz ve baskın içeceği bira olan kneipe’ler parmakla gösterilecek kadar azaldı.

BAKIŞLARINDA YAŞADIKLARINI ELE VERENLERİN FOTOĞRAFLARI

Bölgeye sadece göçmen işçiler gelmedi. Uzak Asya’dan Afrika’ya, Ortadoğu’dan Balkanlara kadar uzanan coğrafyadan ‘mülteciler’ de geldi.

İşte Kurçeren’in fotoğraflarında kadraja giren her bir birey aynı saygıyı hak ederek yerini alıyor kitapta. İşçi veya göçmen, kadın ya da çocuk… Herkes kendini kendi hayatının başrol oyuncusu gibi hissedebiliyor.

Almanlarla yan yana ‘kendi hayatını’ yaşayan ötekiler Kurçeren’in kitabında eşit saygıyı görüyor. Ve her biri kitaba bakanlarla göz teması kurarak ‘ben buradayım’ diyor.

Kitabın önsözünde Srefanie Carb’ın da altını çizdiği gibi, “Bakışlarında yaşadıkları belli oluyor. Bunu saklamıyorlar. Yaşanmışlıklarını gizlemeden arzularını isteklerini gizlemeden bakış teması kuruyorlar.”

Evet, gerçekten de Kurçeren’in onlarla bir dinginlik içinde zaman geçirdiği, şipşak fotoğrafları çekmediği belli oluyor. Böylece bir şekilde kendisi de fotoğrafların içinde yer alıyor.

Mamiya orta format analog makinenin büyülü kutusundan kitaba yansıyan fotoğraflarda sonsuz renk ve ton skalalarıyla birlikte görsel uyum ve devamlılık gözlerden kaçmıyor.

BAŞKA YERDE YAŞAMA İSTEĞİ

Sanatçı Kurçeren’in, ‘gurbetçi’ amcasının minibüsüyle getirdiği ‘refah’, ‘özgürlük’ ve ‘çeşitlilik’ kokan ziyaretlerinin ne kadar etkisi var bilinmez ama ‘Hep başka yerde yaşama’ isteğini kamçıladığı yadsınamaz.

O başka yerin Almanya’nın herhangi bir yeri olmasını istediği ortaokulda bilinçli olarak seçtiği Almanca ile şekillendiği kuşkusuz. Sonrasındaki Alman dili ve edebiyatı bölümü, u-pair olarak bir arkadaşıyla kısa dönemli Almanya kaçamaklarının her biri bu kitap için birer kilometre taşı aslında.

Üstelik ilk gençliğindeki gibi Alman çikolatalarını, kutu kutu biraları, birinci sınıf tütünleri acele acele tüketmesine de gerek yok. Artık gönüllü bakıcılık için birkaç aylığına burada kalmayacak. Artık Almanya’nın yerlisi ve belki yapacağı daha çok şey var.

Almanya’ya geldikten sonra ülkenin en prestijli fotoğraf okullarından Folkwang Essen’in laboratuvarları ve güçlü fotoğraf gelenekleri mesleki olarak da burada kök salmaya son derece müsait.

Pandemi günlerinde bir döneme kapı aralamak için en iyisi Amazon’dan bir Pithead edinmek. Bütün yollar kapalıyken fotoğraflı bir düşsel yolculuğa çıkmak… Ben öyle yaptım.

WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com