“Oynadığım karaktere bir tutam gerçek ‘Demet’ koyuyorum”

Bora Talat Oyacı’nın moderatörlüğünü yaptığı “Oyuncu Gözüyle Senaryo” başlıklı söyleşiye konu olan Demet Akbağ, oynadığı her karakterin seyirci tarafından çok sevilmesinin sırrını açıkladı: “Karakter ne olursa olsun ben mutlaka içine bir tutam gerçek ‘Demet’ koyuyorum."

KRONOS 26 Haziran 2020 KÜLTÜR

DenizBank ve Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) iş birliğinde hayata geçirilen 4. DenizBank İlk Senaryo İlk Film Yarışması kapsamında gerçekleştirilen “Senaryo Sohbetleri” dün akşam oyuncu Demet Akbağ’ı ağırladı. Yönetmen Bora Talat Oyacı’nın moderatörlüğünü yaptığı “Oyuncu Gözüyle Senaryo” başlıklı söyleşide Akbağ pek çok soruya cevap verdi.

Ayrıca Demet Akbağ ile Görevimiz Tatil filminde birlikte çalışan yönetmen Murat Şeker de sürpriz konuk olarak programa bağlandı.

FARKLI KARAKTERLERİ KEŞFETMEYİ SEVİYORUM

Programda ilk olarak “Rolünüzü neye göre seçersiniz?” sorusuna cevap veren Demet Akbağ, “Hikâyeyi okuduğum zaman o rol zaten beni bir şekilde etkilemeyi başarır ve kendini seçtirir.” cevabını verdi. Senaryoyu okur okumaz o karakteri bir şekilde oynayacağını hissettiğini söyleyen Akbağ, bunun oyunculara özgü içgüdüsel bir şey olduğunu belirtti. Akbağ, oyunculuğa dair görüşlerine şu cümlelerle devam ettirdi: “Farklı karakterleri keşfetmeyi, onlara bir şey söyletmeyi ve onları anlamaya çalışmaya çok önem veriyorum. Oynayacağım kadın karakter her seferinde çevremdeki birilerinin karışımı oluyor. Bir oyuncu için olmazsa olmazlardan biri de hiç kuşku yok ki mizah anlayışıdır. Zamanlama ve mizah anlayışı bir oyuncunun en büyük zenginliğidir. Bu perspektiften baktığınızda oynadığınız karakter tek boyutlu olmaktan çıkıp çok boyutlu hale dönüşür”.

Programın moderatörü Bora Talat Oyacı’nın kendi nesli ile şimdiki nesilden oyuncular arasındaki farklara dair sorusuna, Demet Akbağ, kendisini her zaman ilginç bir kuşağın döngüsü içinde yer alan bir oyuncu olarak gördüğünü ifade etti. Küçüklüğünde radyoyla başlayan, daha sonra sinema ile devam eden ve sonrasında da TV ile tanışan bir gelişim geçirdiğini belirten Akbağ, “Bu denli bir geniş yelpazenin içinde yer aldığımız için şu anki jenarasyondan oldukça farklıyız ve bu farklılıktan dolayı da kendi jenerasyonumdaki oyuncuları çok şanslı görüyorum. Ben Perşembe akşamları dinlediğim radyo tiyatrosu ile oyunculuğa aşık oldum ve hayallerimin peşinden de giderek oyuncu oldum. Bizim beslendiğimiz dönem ile şimdiki jenerasyonun beslendiği dönem tamamen farklı. Şimdiki genç arkadaşlarımı bir yandan şanslı görürken bir yandan da işlerinin zor olduğunu düşünüyorum. Kendilerini göstermek teknolojinin de gelişimiyle doğru orantılı olarak çok daha kolay, ama kendini kanıtlayıp kalıcı olmak çok daha zor ve bunun için çok çalışmak ve çabalamak gerek” cümlelerini kullandı.

HER KARAKTERDE KENDİMDEN BİR ŞEY BULURUM

Demet Akbağ, oyunculuğa bakış açısını programın ilerleyen dakikalarında yer aldığı projelerle örneklendirerek anlattıktan sonra oyunculuk üzerine de son derece önemli tespitlerde bulundu. “Her oyunda ve her filmde bir şey öğrenirim. Role büründüğüm her karakterde bir şeyi fark ederim ve bulurum kendimde” diyerek bir rolün oyuncuya nasıl bir dünya görüşü ve bakış açısı kazandıracağını anlattı. Demet Akbağ, bir oyuncuda tiyatro oyunculuğunun yerinin her zaman daha özel olduğunun altını çizerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Sahneye ilk çıktığınızda eliniz ayağınız çok uzayıp gider. O rolü benimseyip sıklıkla sahnede oynadığınız zaman ise sizin için bir şeyler değişmeye başlar ve elinizi ayağınızı nasıl kullanacağınızı ve nereye koyacağınızı daha iyi bilirsiniz. Oyuncu için 15 gün veya bir ay sonrasının bitmiş biletleri olan bir oyunu oynamak çok güzel bir duygudur. Siz belki o oyunda 2-3 yıl boyunca hep aynı rolü oynarsınız fakat her seferinde farklı bir seyirciye oynarsınız. Bu da sizin heyecanınızı her daim diri tutar ve ilk günkü heyecanla o sahneye çıkarsınız. Yaptığım ve hayran olduğum işin bir parçası da seyirciyle buluşmak. Seyirciden beğeni almak ve övülmek hayallerimin peşinden koşarken yanılmadığımı her seferinde hatırlatıyor bana.”

Akbağ, oynadığı her karakterin seyirci tarafından çok sevilmesiyle ilgili ise,“Karakter ne olursa olsun ben mutlaka içine bir tutam gerçek ‘Demet’ koyuyorum. Onun sırrı orada gizli. Bunu harmanladığın zaman o karakter yaşar.” yorumunda bulundu.

DİZİ YAPMAMAK BENİM TERCİHİM DEĞİL

Program sırasında sosyal medyadan gelen, “Sizi çok fazla dizide görmedik, nedeni nedir?” sorusunu yanıtlayan Demet Akbağ şu cevabı verdi: “Dizi yapmadım ama bu çok da benim tercihim değil. Senaryo çok heyecanlandırmamış olabilir veya bana uygun bir rol denk düşmemiş olabilir. Bunun yanı sıra zaman zaman da ‘Siz sinema oyuncususunuz’ diye düşünen ama bana sormayan yapımcı veya yönetmenleri duyuyorum. ‘Asla karşıyım ya da tercih etmiyorum’ diye bir cümle hiçbir zaman demedim. Bu durum benim tercihim değil.”

‘9 KERE LEYLA’ ZAMAN VİZYONA GİRİYOR?

Oyuncu kadrosunda yer aldığı ve koronavirüs dolayısıyla vizyon tarihi ertelenmek zorunda kalan “9 Kere Leyla” filmini de en kısa süre içinde seyircisiyle buluşturmak istediklerini belirten Demet Akbağ, filme dair de ufak tüyolar verdi. Seyircinin hiç alışık olmadığı bir filmle karşılaşacağını ve Ezel Akay sinemasını takip edenlerin kendisinin ne demek istediğini daha iyi anlayacağını söyleyen Akbağ, “Seyircilerin çok eğleneceği ve renkli bir dünyayla karşılaşacağı bir film izleyeceklerine söz verebilirim.” dedi.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com