TMSF’ye emanet edilen şirketlerde kimlerin yolsuzluk yaptığını son dönemde çeşitli mecralarda anlattığını belirten eski TMSF yöneticis Abdullah Güzeldülger, yolsuzlukların bizzat Nurettin Canikli tarafından teşvik edildiğini söyledi. ‘‘O dönemin Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli’nin bu yolsuzluklarda birebir sorumluluğu vardır.” diyen Güzeldülger, “Çünkü bu yolsuzluğun yapılabilmesi için şirketin (Boydak) yönetim kurulu başkanını by-pass eden bir imza sirküleri ihdas etmiştir. Nurettin Canikli yaptı bunu.” dedi.
Türkiye’de hukuk devlet hâlâ cari olsaydı Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) eski kayyımlarından Abdullah Güzeldülger’in el konulan şirketlerde dönen dolaplara dair ifşaatı üzerine savcılıklar harekete geçerdi. Ne savcılıklar ne de Güzeldülger’in “Boydak, Koza ve Aydınlı’da yolsuzlukların baş sorumlusudur.” dediği Nurettin Canikli oralı oldu.
Bir memleket düşünün ki hükûmet gözüne kestirdiği şirketlere kanun hükmünde kararname ile el koyuyor. KHK’da el koymayı meşru kılacak tek meşru sebep de belirtilmiyor. Anayasa tarafından teminat altına alınmış mülkiyet hakları keyfi kararlarla gasp edilenlerin önünde ise içi boşaltılmış hukuk nizamından başka bir yol kalmamış.
Kesinleşmiş hüküm olmadığı hâlde şirketler satılıyor, Boydak gibi Türkiye’nin parmakla gösterilen sanayi devleri arasına girmiş bir holdingin ismi ve logosu bir gecede değiştiriliyor.
EMANET EDİLEN ŞİRKETLER YAĞMALANIYOR
Davaların neticelenmesini beklemeye bile tahammülü olmayanlar “yed-i emin” diye bilinen devletin elindeki şirketlerin kasasını boşaltıyor. Savcılar sessiz, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarı sessiz.
İnsanların malı mülkü yağmalanırken, suç mahallinden bildirenlerin anlattıkları bile savcıları harekete geçirmeye yetmiyor.
Hâlihazırda yönetimi TMSF’nin uhdesinde bulunan 807 şirket var. Şirketlerin asıl sahiplerinin feryadı sağır odaya dönen memleketin sağır kulakları tarafından duyulmuyor.
TMSF’de tahsilat ve finansman dairesi başkanlığı görevini ifa ettikten sonra 24 Eylül 2016’da kayyıma devredilen Boydak Holding’e kayyım yönetim kurulu başkanı olarak tayin edilmişti.
Güzeldülger, Karar TV’den sonra TV5’te de TMSF’de dönen dolaplı ve AKP’nin el koyduğu şirketlerde rutine dönen yolsuzlukları isim, tutar ve tarih vererek anlattı.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli bakan olduğu dönemde el konulan şirketlerin içini boşaltmak için özel bir ekip kurmakla itham ediliyor.
“YOLSUZLUKLARIN SORUMLUSU BİZZAT NURETTİN CANİKLİ”
Yolsuzlukların Boydak Holding ile sınırlı olmadığını belirten Güzeldülger’in şu sözleri yüzlerce şirkete el koymanın esas sebebinin birilerini AKP’lileri ihya etmek olduğunu gözler önüne sermiyor mu?: “Bu Boydak ile sınırlı değil. Aydınlı’da Koza İpek’te ve diğer şirketlerde de birtakım yolsuzlukların yapıldığına dair bilgiler bana geliyordu. Dar bir çevrede yapılan bu yolsuzluğu engellemeye çalıştım. Kısmen başarılı oldum.”
TMSF’ye emanet edilen şirketlerde kimlerin yolsuzluk yaptığını son dönemde çeşitli mecralarda anlattığını belirten Güzeldülger, yolsuzlukların bizzat Nurettin Canikli tarafından teşvik edildiğini söyledi.
‘‘O dönemin Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli’nin bu yolsuzluklarda birebir sorumluluğu vardır.” diyen Güzeldülger, “Çünkü bu yolsuzluğun yapılabilmesi için şirketin (Boydak) yönetim kurulu başkanını by-pass eden bir imza sirküleri ihdas etmiştir. Nurettin Canikli yaptı bunu.” diyerek Türk Ticaret Kanunu’nun nasıl çiğnendiğini ifşa etti.
BOYDAK’TA YOLSUZLUKLARIN ÖNÜNÜ AÇMAK İÇİN İMZA HİLESİ
Güzeldülger’in ifşaatı bununla da sınırlı değil. Akabinde şunları aktardı: “Nurettin Canikli yönetim kurulu başkanının (Abdullah Güzeldülger) yolsuzluklara imza atmayacağını bildiği için Muhittin Gülal’ın da başında olduğu ekibin imza atabilmesi için Bakan olarak imza sirkülerine müdahale etti ve imza sirkülerini değiştirdi. Böylelikle yolsuzluklarla yapılabildi.”
Canikli’nin hemşehrisi ve eski AKP milletvekili adayı Gülal da Boydak’a Ertunç Laçinel’i genel müdür tayin etmişti. Laçinel, Slovakya’da kurduğu paravan şirket üzerinden 20 milyon euroyu (215 milyon TL) zimmetine geçirmişti.
Skandal Kayseri’de yerel gazetelerde ifşa edilince alelacele suç ortağı Laçinel’i kapının önüne koyan Muhittin Gülal dosyayı savcılığa vermek yerine, sümenaltı etmişti.
ALPASLAN BAKİ ERTEKİN VE ORTAKLARININ AMERİKA VURGUNU
Gülal’ın Laçinel’in yerine genel müdürlük koltuğuna oturttuğu Alpaslan Baki Ertekin selefinini izinden gitti.
Boydak’ın kayyım genel müdürü Ertekin, Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) yıllardır faaliyet gösteren şirketlerin binasının içinde Hudson Global Marketing USA LLC şirketini İsmail Tepecik ile kurdu. Başka bir ifadeyle Ertekin iç denetimin dikkatinden kaçırmak için paravan şirketleri “perde” olarak kullandı.
Yine Ertekin’in kurduğu East River B2B şirketi Türkiye’den ithal ettiği ürünlerin parasını Boydak’a ödemedi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Boydak’ın kasasına girmesi icap eden 40 milyon doların Ertekin’in paravan şirketlerinin kasasında kaldığına belgeleri 14 Temmuz 2021 tarihinde Kronos’ta yayımlamıştım. 8 Temmuz’da Gülal’ın yerine TMSF Başkanlığı koltuğuna geçen Fatin Rüştü Karakaş’ın Ertekin’in paravan şirket vurgunu hakkında tahkikat başlattığı kulağıma çalınmıştı.
Amma velâkin Ertekin’in genel müdür koltuğunda otururken hangi delil ya da evraka ulaşılabileceği meçhul. Güzeldülger’in anlattıkları da belgeleri ile ispat ettiğimiz Hudson vurgunu da bir gün bütün yönleri ile mahkemelerde dava konusu olacaktır.
Geç gelen adalet, adalet olmasa da hırsızların kollandığı ve “Hırsız var!” diyenlerin hapse atıldığı Türkiye’de Boydak, Koza İpek ve Naksan gibi yüzlerce şirketin için boşaltanlara geç de olsa hesap sorulmasına bile razıyız.
————————-
İletişim için:
[email protected]
Twitter: @turhanbozkurTV
YouTube: https://www.youtube.com/turhanbozkurt
Facebook: https://www.facebook.com/TurhanBozkurt/
