Bugün Maradona'nın ölüm yıldönümü... Maradona'nın keşfi ve yıldız olmasında Türkiye göçmeni bir Ermeni'nin imzası var. 1950'li yıllarda Ordu Mesudiye'den Arjantin'e göçen Çitçiyan, efsane yıldızın 40 yıl boyunca akıl hocalığını yaptı. Türk kökenli olmakla övünen Maradona'nın kardeşinin ikinci adı ise 'Turco'...
Dünya futbolunun bir numarası Diego Armando Maradona’nın ani ölümü milyonları yasa boğdu… Çünkü yaşı 40’ın üzerinde her futbolseverin içinde biraz ‘Maradona’lık vardı… Özellikle de bu ülkede insanlar ‘tutku ve hayranlık’ konusunda çeşit çeşit seçeneklere sahipti. Kimimiz Gassaraylı, kimimiz Fenerli, kimimiz Orhan’cı, kimimiz Ferdi’ci olmakla övünürdü. Ama iş futbola gelince herkes Maradona’cı olurdu… Çünkü o dönemde ondan başka ya da onunla kıyaslayacak bir isim yoktu.
Maradona’nın futbola başladığı yıllar…
MARADONA’NIN TÜRKİYELİ AKIL HOCASI
Efsanenin ölümünün üzerinden kısa bir süre geçti ve hayatıyla ilgili ilginç anekdotlar ortaya dökülmeye başladı. Bizi en çok ilgilendiren ise Varham Çitçiyan’la olan bağlantısıydı… Peki, kimdi bu Vahram Çitçiyan?
Vahram ve kardeşi Artin, 1930’lu yıllarda Ordu Mesudiye’de doğmuş iki Ermeni kardeşti. Tekstil ve kuyumculukla uğraşan babalarının yanında yetişen Çitçiyan kardeşler, ilk ve orta okulu Ordu’da okuduktan sonra memleketin azınlıklar için çekilmez hale geleceğini düşünüp önce Avrupa’ya, ardından Arjantin’e göç etmeye karar verirler.
GÖÇMEN ERMENİLER’İN TAKIMI: DEPORTİVO ARMENİO
Çitçiyan ailesi orada da tekstil işine girer. Büyük fabrikalar kurar. Artin, daha çok işlerle ilgilenir Vahram ise tam bir futbol delisidir. Yakınlarının anlatışıyla, son derece iyi, huzurlu ve sakin bir kişidir. Bu durumun tek istisnası futboldur. Söz konusu futbol olduğunda bambaşka bir kişiliğe bürünür ve hiç kimsenin olmadığı kadar fanatik biri oluverir.
İçindeki futbol ateşini söndüremeyen Vahram, diğer göçmen Ermenileri de organize ederek Buenos Aires’te bir futbol takımı kurar. Arjantin’e göçle gelen Ermenilerin takımıdır Deportivo Armenio.
Vahram Çitçiyan, Maradona ile birlikte….
MARADONA’YI KEŞFEDEN ADAM: VAHRAM ÇİTÇİYAN
Aradan zaman geçer, Vahram efendiye iki çocuk getirirler ‘yetenekli’ diye. Bunlardan birinin adı Diego Armando Maradona’dır. Vahram Çitçiyan, Maradona’yı takıma alır. Toprak sahada zor şartlarda top oynayan çocukla bir bağ oluşur aralarında. Deportivo’da çocuk yaşta Vahram efendinin keşfettiği çocuk, yıl sonunda Los Cebollitas’a gider, oradan da Argentinos Juniors’a… Özellikle Los Cebollitas’ta daha 10’lu yaşlarında muhteşem işler yapar. Takımı 136 maç yenilmez. Vahram Çitçiyan ile Maradona arasındaki bağ, Vahram efendi 2011 yılında ölene kadar hiç kopmaz.
ÖLENE KADAR BAĞLARI KOPMADI
Vahram Çitçiyan, Maradona’nın akıl hocası, yol göstericisi, dostu olur. Aralarında sık sık da Türkiye muhabbeti yapılmaktadır. Maradona, Türkiye’yi ve Türkleri sorar sık sık Vahram efendiye. Arjantinli yıldız bir röportajında, ”Benim büyük dedelerimden birisi Türkmüş. Annemle babam sık sık ondan bahsederlerdi bize. Hatta bir tarafımızın Türk olduğu unutulmasın diye küçük kardeşim Hugo’ya ikinci isim olarak ‘Turco’ adını verdiler. Bu ‘Türkçük’ anlamına geliyor” ifadelerini kullandı. Hugo Maradona, abisi kadar ünlü olmasa da iyi bir futbolcu oldu ve futbol dünyasında ‘El Turco’ diye anıldı.
KÜÇÜK KARDEŞİN ADI EL TURCO
‘El Turco’, yani tam adıyla Hugo Hernán El Turco Maradona; Güney Amerika, Avrupa, Japonya ve Kanada’daki kulüplerde orta saha oyuncusu olarak oynadı ve Arjantin U16 Milli Takımı’nda forma giydi. El Turco, futbol kariyerini noktaladıktan sonra çeşitli takımlarda hocalık yaptı. Ağabeyi Maradona’ya tıpatıp benzerliğiyle dikkat çeken Hugo Maradona, ölümünden önce efsane futbulcuya ‘kendisine iyi bakmadığı’ için verdiği kızgın röportajlarla dikkat çekti.
‘PİSLİK YİNE ŞAKA YAPIYOR” DEDİM”
Maradona öldükten sonra medyaya ilk konuşan aile üyesi de El Turco oldu. Explica.co haber portalına konuşan Hugo Maradona, “Eşim Paula’ya pisliğin yine şaka yaptığını söyledim. Televizyon izliyorum ve San Paolo’da bir sürü insan var. Herkes şok oldu. Çok üzücü, çok acı verici. Kız kardeşlerime sarılmak istiyorum. Onu seven ve sevmeye devam edeceğini düşündüğüm insanların yanında olmak istiyorum. Kardeşimle yaşadığımız ilişki… Küçükken yaşadık. Zor, zor. Bu büyük bir acı. Bu çok büyük bir kayıp.” diye konuştu.
Sivas Şarkışla’dan Buenos Aires’e göç eden ve Arjantin futbolunda söz sahibi olan Noray Nakış.
ARMENİO YİNE TÜRKİYELİ GÖÇMENE EMANET
Deportivo Armenio ise yine Türkiye göçmeni bir aileye emanet. Sivas Şarkışla’dan Buenos Aires’e uzanan zorlukları, mücadeleyi, emeği ve hayalleri barındıran ilham verici bir yaşam öyküsüne sahip Noray Nakış’ın ve oğlu Luciano’nun ellerinde. Futbol sevdası hayatının kader rotasını belirlediği Nakış, İstanbul’da tanıştığı Arjantin’in ‘CA Independiente’ takımının peşinden Arjantin’e uzanmış. Kulübün asbaşkanlığını yapmış. Nakış, 1975 yılında Deportivo Armenio’yu keşfetmiş ve aynı yıl Arjantin Futbol Federasyonu’na girmiş.
ŞİMDİKİ BAŞKAN NAKIŞ’IN OĞLU LUCİANO
1978’de federasyonda milli takımlar sorumlusu olmuş. Şimdi Deportivo Armenio’nun başkanlığını oğlu Luciano yapıyor. Nakış, Armenio’ya olan bağlılığını şöyle anlatıyor: “Arjantin’de kulüplerin hemen hemen hepsi iflas edip mahkemelik oldular. Yalnız Deportivo Armenio mahkemelik olmadı. Ermeniliğin ismi temiz olmalı; bu yüzden ayağımızı yorganına göre uzatıyoruz. İsmi Deportivo Armenio olmasaydı bırakırdık; hem gönül bağımız var hem de bizim için kutsal.”
