İstanbul Sözleşmesi değil tartışılan; tehdit altındaki yaşamlar!

İstanbul Sözleşmesi'ne tutunmaktan Erdoğan'ın yeni hikayesine, Bahçeli'nin hamlelerinden 75. yılında nükleer faciayı hatırlamaya...

KRONOS 10 Ağustos 2020 PODCAST

Evrim Kepenek, Bianet: Biz kadınlar, her şeye rağmen yaşamaya, var olmaya çalışıyoruz. Devletten de beklentimiz bizi koruyan Sözleşme’yi kaldırmak yerine detaylıca uygulanması için harekete geçmesi.

Erol Katırcıoğlu, Yeni Yaşam: Erdoğan yeniden seçilmek istiyor. Yeniden seçilmek için bir hikayeye ihtiyaci var. Görünen o ki bu hikaye bu kez Kemalizm karşıtı bir hikaye olacak.

Ahmet Taşgetiren, Karar: Devlet Bahçeli, “büyük” devlet adamı olarak yüzde 10 küsurluk oyu ile Ak Parti’yi motive etmeyi mi başardı, yoksa Erdoğan “büyük” devlet adamı olarak, “siyasetin kurdu” Bahçeli’yi kendisini destekler hale mi getirdi?

Özgür Gürbüz, Birgün: Nükleer tehlikeyi atom veya hidrojen bombalarıyla sınırlamak büyük bir aymazlık olur. Dünyanın tanıklık ettiği Çernobil ve Fukuşima nükleer santrallarındaki kazalar, atom bombaları gibi yaşam için ciddi tehditler içeriyor.

Serdar Değirmencioğlu, Evrensel: Nükleer kıyım planlı ve acımasız bir şekilde gerçekleştirilmişti. Nükleer kıyım, hiçbir ayrım tanımadan, büyük bir hızla kitlelerin öldürülmesi demekti ve insanlığa karşı işlenmiş bir suçtu.

WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com