İklim değişikliği ‘megakent’leri vuracak

KRONOS 21 Kasım 2017 KÜLTÜR

Tehlikeleri gittikçe görünür hale gelen iklim değişikliği ile birlikte ‘megakentler’in geleceği hakkında soru işaretleri de çoğalıyor.

Megakenltler atmosfere karbondioksit salınımında başı çekerken kendi yarattıkları tehlikeden en çok etkilenecek bölgeler olacak. Çoğunun deniz kıyısında olması büyük şehirleri deniz seviyesindeki artışlara karşı kırılgan hale getiriyor.

Ashley Dawson’ın Extreme Cities: The Peril and Promise of Urban Life in the Age of Climate Change (Aşırı Kentler: İklim Değişikliği Çağında Kentsel Yaşamın Tehlike ve Vaatleri) adlı kitabı megakentleri iklim değişikliğini en çok etkileyen ve ondan en çok etkilenecek kentler olarak tanımlıyor.

Kitapta işaret edilen kentlerin başında Jakarta, Delhi, Port-au-Prince, New York ve São Paulo geliyor. Kitapta dünya nüfusunun yarısının deniz kıyısına yakın yaşadığına da dikkat çekiliyor; 2025’te bu oran yüzde 75’e çıkması bekleniyor.

Kapitalizmin de Sonu Olacak

Kitaptaki örnekler Sandy Kasırgası’nın New York’u ittiği kaosa odaklanıyor. Bu açıdan New York aşırı şehirlerin başında geliyor. Diğer bir örnek de São Paulo. “Suyun Suudi Arabistan’ı” olarak anılan bölgedeki şehir son yıllarda kuraklıkla mücadele ediyor, bunun nedeni hem iklim değişikliğine hem de Amazon bölgesindeki ağaçsızlaştırmalara bağlanıyor.

Dawson’ın argümanı, şehirler için kapitalist bir yeşil çıkışın mümkün olmadığı çünkü şehirlerdeki bu çelişkiyi yaratan kapitalizmin kendisi. Öte yandan yazara göre umut ya da vaat yine şehirlerde çünkü bu gidişata karşı tepki de şehirlerde doğuyor ve örgütleniyor.

Yazar, megakentlerdeki en büyük sorunun emlaktan ve bu şekilde biriken kapitalden kaynaklandığını vurguluyor. Kitaptaki önemli bir öngörü de iklim değişikliği yüzünden dünyadaki mülteci nüfusunun artmaya başlayacağı.

Verso tarafından yayımlanan Extreme Cities geleceğe dair karamsar ama çok önemli öngörüler içeren bir kitap

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram