Damadı Bayraktar’ın SİHA’larını övdü: Yurt dışından ciddi talep var

AKP'nin genel başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, damadı Selçuk Bayraktar'ın üretimini yaptığı SİHA'lara yurt dışından büyük talep olduğunu söyledi.

KRONOS 12 Temmuz 2020 GÜNDEM

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kriter dergisinin yeni sayısında, SETA Vakfı Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran’ın sorularını yanıtladı.

SETA KOORDİNATÖRÜ: ANA MUHALEFET PARTİSİ GENEL BAŞKANI NASIL DAVRANMALI

Duran’ın, “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 15 Temmuz’a ilişkin tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Daha önce “Darbe girişimi olursa tankın üzerine ilk ben çıkacağım şeklinde açıklamalar yapan ana muhalefet partisi genel başkanından nasıl davranması beklenirdi?” şeklindeki sorunusu yanıtlayan Erdoğan şöyle konuştu:

27 Mayıs’ın da, 28 Şubat’ın da, 15 Temmuz’un da en büyük destekçisi CHP’dir. Normal şartlarda bu tarz iddialı cümleler kuran birisinden, sözünü tutması ve tankların üstüne çıkması beklenirdi. Ancak CHP Genel Başkanı tankların üstüne çıkmak yerine darbecilerle anlaşıp tankların arasından kaçmayı tercih etti. Sığındığı Bakırköy Belediye Başkanı’nın evinde, milletin mücadelesini kahve içerek televizyondan takip etti. Tabi ortada çok ciddi bir muamma var. 4 yıl geçmesine rağmen açıklığa kavuşturulmamış sorular var. CHP Genel Başkanı 15 Temmuz gecesine dair şüphe bulutlarını artık dağıtmalıdır. O gece kimlerle konuştuğunu, kimlerle hangi pazarlıkları yaptığını öncelikle kendisinin anlatması gerekir. 15 Temmuz sonrasında kullandığı “FETÖ” jargonu ile o gece yaşananlar arasında bir irtibat olup olmadığını açıklığa kavuşturmalıdır.

“OPERASYONLAR DEVAM EDİYOR”

Gülen Cemaatine yönelik operasyonların devam edeceğini söyleyen Erdoğan, “4 yılda tamamen temizlemek mümkün değildir. Nitekim güvenlik ve yargı birimlerimiz, her gün yeni bir bulguya ulaşarak, “örgütün” kripto yapılanmasını deşifre ediyor. Firari şahısların ülkemize iadesi konusunda da Adalet Bakanlığımız gereken çalışmayı titizlikle yürütüyor. “Örgütün” üst düzey “militanlarından” bazılarının ülkemize iadesini sağladık.” ifadelerini kullandı.

ERDOĞAN: ORDUYU TEMİZLEDİK

Gülen Cemaati ile ilişkili olduklarını düşündüğü kişilerin Silahlı Kuvvetlerimizden büyük oranda temizlenmiş olduklarını öne süren Erdoğan, “Ordumuz adeta kendini yeniden buldu. Silahlı Kuvvetlerimizin terörle mücadeleden yurtdışı operasyonlara kadar farklı cephelerde imza attığı başarıların altında, bünyesinde yapmış olduğu işte bu temizlik vardır.” dedi.

“ÇOK CİDDİ DIŞ TALEP VAR”

Erdoğan, damadı Selçuk Bayraktar’ın üretimini yaptığı SİHA’lara yurt dışından büyük talep olduğunu kaydetti ve konu ile ilgili şunları söyledi:

Sadece terörle mücadelede değil, Suriye’de ve Libya’da da İHA ve SİHA’lar çok etkin rol oynuyor. Bu alanda dünyanın ilgisini çekmiş durumdayız. İHA ve SİHA’lara yönelik de çok ciddi dış talep var. Tabi savunma sanayii alanındaki diğer yerli üretimlerimize yönelik de büyük bir ilgi var. Hem özel sektör, hem de devlet olarak bu alanda atılan adımlarımız kesintisiz sürecek.

“İDLİB’Lİ KARDEŞLERİMİZE CHP’YE RAĞMEN SAHİP ÇIKTIK”

Erdoğan, “İdlibli kardeşlerimize yine CHP’ye rağmen sahip çıktık. 15 Temmuz sonrasında ‘FETÖ’ye karşı mücadelemizi yine CHP’ye rağmen sürdürdük.” diyerek Libya ve Doğu Akdeniz’deki çıkarlarımızı CHP’nin muhalefetine rağmen savunduklarını iddia etti.

“DANIŞTAY, YAPILAN BAŞVURU SONUCU KARAR VERDİ”

SETA yöneticisinin, “En sıcak olan konulardan birisi de Ayasofya’nın yeniden cami olarak ibadete açılması… Nasıl değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki sorusuna ise Erdoğan şu yanıtı verdi:

“Burası, Fatih Sultan Mehmet Han’ın İstanbul’u fethettiğinde ilk cuma namazını kıldığı ve fethin sembolü olarak camiye dönüştürdüğü bir mekândır. Bu yüzden toplum hafızamızdaki yeri vazgeçilmezdir. 1934’te Ayasofya’nın camiden müzeye dönüştürülmesi, milletimizin içini acıtan bir karardı. Ayasofya’nın tekrar asli hüviyetine kavuşturulması gerekiyordu. Danıştay, yapılan başvuru sonucu nihai kararı verdi. Danıştay’ın kararını hukuk devleti adına, maşeri vicdanı rahatlatma adına müspet bir adım olarak görüyoruz. Dava sürecinde içerden ve yurtdışından çıkan çatlak seslerin ise hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Ayasofya’nın statüsüyle ilgili nihai karar mercii başkaları değil Türk Milleti’dir. Bu, bizim iç meselemizdir. Diğer ülkelere de ancak alınan karara saygı göstermek düşer.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com