Cuntaya direnişin simgesi: Ünlü Yunan besteci Mikis Theodorakis hayatını kaybetti

Dünyaca ünlü Yunan sanatçı, müzisyen ve besteci Mikis Theodorakis 96 yaşında hayatını kaybetti. Theodorakis, aynı zamanda dünyada öne Çıkan önemli bir insan hakları savunucusuydu. Theodorakis, Yunanistan’da askeri cuntaya direnişin de öncülerinden biri olarak öne çıkmıştı.

KRONOS 02 Eylül 2021 KÜLTÜR

Dünyaca ünlü Yunan besteci Mikis Theodorakis, 96 yaşında hayatını kaybetti. Yunanistan’da cunta yönetimine direnişiyle bir halk kahramanı hâline gelen Theodorakis, başta “Zorba” olmak üzere birçok film için bestelediği müziklerle de tanınıyordu. Zorba, günümüzde bile popüler kültürün en ikonik eserlerinden biri olarak biliniyor.

Ünlü oyuncu Anthony Quinn’in başrolünde yer aldığı “Zorba” filminin müziklerini besteleyerek 1964 yılında tüm dünyada üne kavuşan Yunan besteci Mikis Theodorakis yaşamını yitirdi. Yunan Kültür Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada Theodorakis’in hayatını kaybettiği belirtildi.

Atina’da 96 yaşında hayatını kaybeden besteci tüm dünyada müzisyen, yazar ve siyasi kimliğiyle tanınıyordu.

ZÜLFÜ LİVANELİ: ACISI ÇOK DERİN

Zülfü Livaneli de uzun zaman birlikte eserler ürettiği sanatçı için, “Hayatta ve sanatta en büyük dostlarımdan birini Mikis Theodorakis’i kaybettim” dedi.

FOTOĞRAF: SELAHATTİN SEVİ

Livaneli, Theodorakis’in ölüm haberinin ardından Twitter hesabından yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:

“1983’te Atina’daki bir konserime gelip o iri gövdesiyle bir fırtına gibi soyunma odama dalmasından bu yana neler geçti neler. 1986’da Güneş Topla Benim İçin albümünün Altın Plak töreni dolayısıyla ilk kez İstanbul’a gelişi, o günün akşamı Sarıyer’de Urcan lokantasında balık yer rakı içerken Türkiye Yunanistan Dostluk Derneği’ni kurmaya karar verişimiz, yüzlerce konser, Efes’te Hacidakis, Theodorakis ve otuz bin izleyiciyle yaşadığımız unutulmaz gece, yolculuklar, tatiller, hastalıklar…

Hepsi birer birer aklımdan geçiyor. Bunları Boğaziçi Üniversitesi’nin eski rektörü Kadri Özçaldıran’ın 2009 yılında onun için düzenlenen fahri doktora töreninde yaptığı konuşmada da söylediği gibi daha lise ve üniversite yıllarında ülkesini işgal eden İtalyanlarla, sonra Nazilerle, daha sonra İngilizlerle, İç Savaş’ta kendi kardeşleriyle, daha sonra 40’lı yaşlarında Albaylar Cuntası ile savaşan, daha sonra da dünyanın neresinde bir baskı, bir insan hakları ihlali olduğunu düşünürse tavır almaktan geri durmayan, kısacası, yaşam boyu, her çeşit baskıya ve savaşın kendisine karşı savaşan… Konserleriyle, demeçleriyle, duruşuyla milyonlarca insanın gözünde bir ‘demokrasi ve özgürlük kahramanı’olan, II. Dünya Savaşı, Yunan İç Savaşı ve Albaylar Cuntası sırasında şarkıları direnişin marşları haline gelen… Sürgünden kurtulması için D. Şostakoviç, A. Miller, L. Bernstein gibi isimlerin uluslararası dayanışma komitesi kurduğu ulusunun düşman olarak algıladığını dost bilen, Türk-Yunan dostluğunun gelişmesi için 20 yıldır çaba gösteren…

Kısacası, insan ruhunun, acılardan, savaşlardan, sürgünlerden, aşktan ve ihanetten süzülmüş en has halini temsil eden, hayatta ve sanatta en büyük dostlarımdan birini Mikis Theodorakis’i kaybettim. Acısı çok derin.”

“HALKIN SESİ”

Theodorakis Yunanistan’da 1967-1974 yılları arasındaki askeri cunta yönetimine direnişi ile bir halk kahramanı haline gelmişti. Bestecinin müziği cunta yönetimine bir direnişi simgeliyordu ve besteci bugüne kadar “halkın sesi” olarak tanımlanıyordu.

Theodorakis’in ölüm haberinin ardından Yunanistan’da bütün televizyon ve radyo kanallarının yayın akışını değiştirerek Theodorakis’in müziklerini çalmaya başladığı ve sanatçıyı anma programları yaptığı belirtildi.

TUTUKLANIP İŞKENCE GÖRDÜ

1925 yılında doğan Theodorakis İkinci Dünya Savaşı yıllarında direniş saflarında yer almış ve bunu takiben 1946-1949 yılları arasındaki iç savaş sırasında ise Sol ile birlikte mücadele vermişti. Bu nedenle işkence görmüştü. Askeri cuntaya karşı da direnen Theodorakis, bu nedenle tutuklanmış ve işkence görmüştü. Uluslararası baskı sonucu ülkeyi terk etmesine izin verilen besteci, 1974 yılına kadar Paris’te yaşamıştı.

Theodorakis 1940’ların sonu ve 1950’lerin başlarında Paris ve Atina’da müzik eğitimi almıştı. Klasik müzik bestelerinden sonra, 1960’larda Yunan köklerine dönerek Yunan müziğinin popülerleşmesine katkıda bulunmuştu. 1964 yılında “Zorba” filminin müziklerini bestelemesi ile uluslararası üne kavuşmuştu. Yunan halk müziği ve senfoni orkestrasını bir araya getirmeyi başaran ve bu sayede tanınan Theodorakis’in yazdığı “Ballad of Mauthausen”, Nazi soykırımı hakkında yazılmış en güzel eser olarak tarihe geçti

TÜRKİYE-YUNANİSTAN BARIŞI İÇİN DE ÇABALADI

Müzisyenliğinin yanı sıra bir aktivist olan ve insani değerleri öne çıkardığı görüşleriyle tanınan Theodorakis, Türkiye ile Yunanistan arasında barış sağlanması ve ilişkilerin normalleşmesi için de çalışmıştı. 1986 yılında Türk entelektüeller ve siyasetçilerle birlikte Yunan-Türk Dostluk Komitesi’ni kuran Theodorakis, adeta bir barış elçisi olarak çalışmıştı. Dönemin Yunan Başbakanları Andreas Papandreou ve Constantine Miçotakis’ten mesajları Türkiye hükümetine ileten Theodorakis Uluslararası Af Örgütü için 1990’da bir dizi konser vermişti.

TKP ve TİP Genel Sekreterleri Haydar Kutlu ve Nihat Sargın, 206 günlük gözaltı ve tutukluluk süresinden sonra Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde (DGM) yargıç önüne çıktıklarında Theodorakis ve Yazar Yaşar Kemal’le birlikte duruşmayı takip etmişti.

2000 yılında Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilen Theodorakis, bir süredir kalp sağlığı sorunları yaşıyordu.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram