BM, Taliban kontrolündeki Afganistan'da olağanüstü çaba gösterilmezse ciddi bir yoksulluğun yaşanacağını duyurdu. Taliban öncesinde yüzde 4'lük ekonomik büyüme bekleyen Afganistan'da Taliban sonrasında milli gelirde yüzde 3.6 ile yüzde 13.2'lik bir düşüş bekleniyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Kalkınma Ajansı, Afganistan’ın yerel toplulukları ve ekonomilerini desteklemek için acil çabalar göstermedikçe gelecek yılın ortasında gerçekleşebilecek “evrensel yoksulluğun” eşiğinde sallandığını söyledi. BM, Taliban’ın Afganistan’ı ele geçirmesinin 20 yıllık istikrarlı ekonomik kazanımları riske attığını açıkladı. Taliban kontrolündeki Afganistan’da gıda ve petrol ürünlerine ciddi oranda zamlar gelmişti.
BM Kalkınma Programı, Taliban’ın 15 Ağustos’ta iktidara gelmesinin ardından Afganistan için, krizin yoğunluğuna ve nasıl olduğuna bağlı olarak, ülkenin milli gelirinin Haziran 2022’den başlayarak gelecek mali yılda yüzde 3,6 ile yüzde 13,2 arasında düşeceğini öngören dört senaryo belirledi. Bu, hükümetin düşmesinden önce milli gelirde beklenen yüzde 4’lük büyüme senaryosu ile örtüşmüyor. BM Kalkınma Ajansı Asya-Pasifik Direktörü Kanni Wignaraja Perşembe günü düzenlediği basın toplantısında, “Afganistan gelecek yılın ortasına kadar neredeyse evrensel yoksullukla karşı karşıya” açıklamasında bulundu.
AFGANİSTAN’DA YOKSULLUK ORANI YÜZDE 72’YE ULAŞTI: EKONOMİ ÇÖKTÜ
BM’nin 28 sayfalık raporunda, Afganistan’daki yoksulluk oranınun yüzde 72’lere yükseldiği açıklandı. Raporda Taliban’ın 2001’de iktidardan indirilmesinden sonra birçok kalkınma kazanımına değinen BM, kişi başına düşen milli gelirin sn 20 yılda 2 katından fazla arttığını, doğumda beklenen yaşam süresinin yaklaşık 9 yıl uzadığını ve eğitim istikrarının arttırıldığına değindi. Ancak Afganistan’ın şu anda yaşanan siyasi istikrarsızlık, donmuş döviz rezervleri, çökmüş bir kamu finans sistemi ve COVID-19 pandemisinin etkisinden kaynaklanan “insani ve kalkınma felaketi” ile karşı karşıya olduğunu söyledi.
Perşembe günü gerçekleşen BM Güvenlik Konseyi toplantısında, uluslararası toplumun belirlediği standartların açık olduğunu ve Afganistan’dan ayrılmak isteyen Afganlar ve yabancı uyruklu vatandaşlar için güvenli geçişi kolaylaştırmayı ve ülkenin “sivillerin korunmasıyla ilgili olanlar da dahil olmak üzere” uluslararası insancıl hukuk kapsamındaki yükümlülüklerine saygı göstermeyi içerdiğini söylendi.
