DEVA Partisi lideri Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'kur artışının ekonomiye iyi geleceği' yönünde ifadelerini eleştirerek, "Sayın Erdoğan bu ülkeyi ucuz iş gücü merkezi yapmayı planlıyor olabilir. Ülkenin işçilerinin alın terini ucuzlatarak bu ekonomiyi yöneteceğim desin. Bu ülkenin ekonomisi sizin oyuncağınız değil" dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘ekonomik Kurtuluş Savaşı’ndayız sözlerine tepki göstererek, “İktidarınızın süresini uzatmak için, şahsı bekanız için milletimizin tertemiz duygularını kirletmeyin” dedi.
Babacan, kabine toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada ülkenin içindeki bulunduğu ekonomik krizi ‘ekonomik kurtuluş savaşı’ olarak niteleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a cevap verdi.
Babacan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kabine toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada ekonomiye dair söylediği şeyleri dinlerken gerçekten hayrete düştüm.
Şu anda ülkemizde ekonomik kurtuluş savaşı falan yok arkadaşlar. Kötü yönetimin elinde değersizleşmiş bir Türk Lirası var. İtibarını yitirmiş bir Türkiye var. Bugün kendi kendilerine çıkardıkları yerli ve milli bir kriz var.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Kurdaki bu artışı adeta Kurtuluş Savaşı kimliğine büründürmeye çalışıyorlar. Elinde kuru ekmeğiyle kalmış insanı vatan savunmasındaymış gibi kandırmaya çalışıyorlar. Savaştayız diyorlar, yokluğa, yoksulluğa razı olacaksınız diyorlar. Bu milletin vefakarlığını, cefa kârlığını istismar etmeyin artık. İktidarınızın süresini uzatmak için, şahsı bekanız için milletimizin tertemiz duygularını kirletmeyin.
#EkonomikKurtuluşSavaşı falan yok. https://t.co/XYbYwOZHBH
— Ali Babacan (@alibabacan) November 22, 2021
‘ÜLKEYİ UCUZ İŞ GÜCÜ MERKEZİ YAPMAYI PLANLIYOR’
Sayın Cumhurbaşkanı bugün kur artınca ekonomiye iyi geleceğini, kıymeti kendinden menkul tez daha ileri sürmüş. Bu ne demek biliyor musunuz? 250 doların altına düşmüş askeri ücreti daha da düşürerek iş gücünü ucuzlatmaktır. Sayın Erdoğan bu ülkeyi ucuz iş gücü merkezi yapmayı planlıyor olabilir. Çıkıp bu ülkenin işçilerinin alın terini ucuzlatarak bu ekonomiyi yöneteceğim desin. Bu ülkeyi insan onurunun yok sayıldığı ülkelerden birisine çevirmesine müsaade etmeyiz.
İktidarınızın süresini uzatmak için, şahsı bekanız için milletimizin tertemiz duygularını kirletmeyin. lükleri sıfırlayıp, ülkeyi içine kapatmasına, insan onurunun ayaklar altına alındığı, insan onuruna aykırı ücretlerle vatandaşını mağdur eden devlet uygulamasına izin vermeyiz.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi sayesinde ekonomizmin güçlü olduğunu iddia etmiş. Bunun gerçek olmadığını ilk okula giden yavrularımız biliyor. Taraflı, partili cumhurbaşkanı ve akraba bakan göreve başlığı 2018 yılından bu yana ülkemiz yokuş aşağı yuvarlanıyor.
‘AKIL DIŞI, BİLİM DIŞI TEZLERİ BİR TARAFA BIRAKIN’
Akıl dışı, bilim dışı tezlerinizi bir kenara bırakın. Bu ülke bunların maliyetini çok ağır ödüyor. İnsanlar mutsuz, insanlar aç, insanlar umutsuz.
Bu ülkenin ekonomisi sizin oyuncağınız değil. Türkiye sizin aklınıza gelenleri deneyeceğiniz bir laboratuvar değil. Bu ülkenin haysiyetli insanları da sizin kobayınız değil.
Ülkemizi 2002, 2009 yılındaki krizden çıkaran takımın başında olan arkadaşınız olarak çok net söylüyorum: Ülkemizi yine bu krizden biz çıkaracağız. Türkiye iddialı ve itibarlı bir ülke yapacağız. Mutlak yoksulluğu bu ülkeden silmiştik, yine sileceğiz. ”
