Alparslan Kuytul: Zulmün karşısında kısık sesle konuşulmaz, yüksek sesle konuşulur

Alparslan Kuytul, İslami camianın susmaya alıştığını, kendilerini kurtarmak için güçlüler ile karşı karşıya gelmemeyi marifet bildiklerini belirterek, "Zulmün karşısında kısık sesle konuşulamaz, zulmün karşısında yüksek sesle konuşulur."dedi.

KRONOS 18 Kasım 2020 GÜNDEM

Alparslan Kuytul, İslami camianın susmaya alıştığını, kendilerini kurtarmak için güçlüler ile karşı karşıya gelmemeyi marifet bildiklerini belirterek, “Zulmün karşısında kısık sesle konuşulamaz, zulmün karşısında yüksek sesle konuşulur.”dedi.

Kuytul, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, son yıllarda yapılan zulümler sebebiyle, İslam’ı bilmeyen ve İslam hakkında bilgisi zayıf olan birçok insan İslam’dan soğuduğunu belirtti. Kuytul, “Bu insanların İslam’dan soğumaması için -sırf bu maksatla bile olsa- yapılan haksızlıklara sert tavır koymak icap eder”dedi.

Peygamberler dinlerinden taviz vermediklerini, mazlumları savunduklarını ifade eden Kuytul, “Ebu Cehiller insanların hakkını yediğinde, onlara zulmettiğinde, kölelere ya da hür insanlara böyle zulümler yaptıklarında peygamberler karşı gelmişlerdir. Bizim İslami camia susmaya alışmış, kendilerini kurtarmak için güçlüler ile karşı karşıya gelmemeyi marifet biliyorlar. Halbuki kömürü kurtarmak için elmas feda edilmez.”dedi.


Bu haberler de ilginizi çekebilir:

d Alparslan Kuytul: Zulmün karşısında kısık sesle konuşulmaz, yüksek sesle konuşulur

d Alparslan Kuytul: Zulmün karşısında kısık sesle konuşulmaz, yüksek sesle konuşulur

“Kendimizi kurtarmak için, rahat yaşayabilmek için, Kur’an’ın elmas gibi hakikatlerini feda edemeyiz” diyen Kuytul, şöyle devam etti: “Bu açıklamamdan rahatsız olanlar şunu bilsinler ki; İslam sadece emr-i bil maruf değildir. İslam’da nehy-i ani’l-münker de vardır. Elbette ki nehy-i ani’l-münker yapılırken, kötülüklerle mücadele edilirken sesin bazen yükselmesi gerekir. Bu da nehyettiğiniz münkere göre değişir. Tek vazifemizi emr-i bil maruf olarak düşünmek İslam’ın bir kısmını alıp bir kısmını almamaktır. İyilikleri almak, onları anlatmak ve onları yaymak vazifemiz olduğu gibi kötülükleri engellemek de vazifemizdir.”

Kötülüğün yaygın olduğu yerde iyiliğin yayılmayacağına işaret eden Kuytul, “Öfkemin sebebini ancak zulme uğrayanlar anlayabilir. Rahat yaşayanlar, kendisi zulme uğramamış olanlar ya da zulme uğrayanların acısını kendi içinde hissetmeyenler öfkemin sebebini anlayamazlar. Mazlumların çektiği acıyı hissetmeyenler sakin konuşurlar. Acıyı hissedenler öfkeli konuşurlar. Acıyı hissetmeyenler, acıyı hissedenleri anlamazlar. Zulmün karşısında kısık sesle konuşulamaz, zulmün karşısında yüksek sesle konuşulur.”dedi.

Kuytul, hakkı yaymak bedel ödemeyi göze almayı gerektirdiğini belirterek, “Zulme karşı susmanın bir vebali var. Bu vebali kaldırabileceğine inananlar susmaya devam etsinler. Hakkı söyleyenler bu dünyada bedel öder. Hakkı söyleyemeyenler ahirette bedel öder.”değerlendirmesinde bulundu.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com