Ali Babacan: Güvenlikçi yaklaşımla ülkeye istikrar gelmez, baskı ve zulüm gelir

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Güvenlikçi bir yaklaşımla bir ülkeye istikrar gelmez, o ülkeye baskı gelir, o ülkeye zulüm gelir, o ülkede insanları kısıtlarsınız, insanları başka ülkelere kaçırırsınız. O ülkeye huzur da gelmez, mutluluk da gelmez” dedi.

KRONOS 15 Haziran 2020 GÜNDEM

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan

ANKARA – Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, Tele 1 televizyonunda yayınlanan “Hayatın Rengi Özel” programında Tuluhan Tekelioğlu’nun soruları yanıtladı.

Babacan, Türkiye’de seçimden seçime işleyen bir demokrasi olduğunu kaydederek, “Şu anda Türkiye’de seçimden seçime işleyen bir demokrasi var, aradaki mekanizmaların hiçbiri çalışmıyor. Siyasi bir duruş, ama özgürlüklerden yana bir siyasi duruş çok hızlı bir şekilde ülkeyi değiştirir” dedi.

“Toplumun huzurunu, toplumun barışının kaynağı ne olmalı? Devletin sert gücü ile mi istikrar sağlanmalı ülkede, yoksa istikrarın kaynağı demokrasi ve özgürlükler mi olmalı?” diye soran Babacan, partisinin yaklaşımını şöyle açıkladı: “Biz, istikrarın kaynağını demokrasi ve özgürlüklerden almak zorundayız. Yani daha çok güvenlikçi bir yaklaşımla bir ülkeye istikrar gelmez, o ülkeye baskı gelir, o ülkeye zulüm gelir, o ülkede insanları kısıtlarsınız, insanları başka ülkelere kaçırırsınız. O ülkeye huzur da gelmez, mutluluk da gelmez.”

“YARGIYA TELEFON ETMEDİĞİNİZ ZAMAN SORUNLARIN YARISI ÇÖZÜLÜR”

Türkiye’deki en önemli sorunun özgürlük sorunu odluğunu kaydeden Babacan, “Özgürlüklerle ilgili sorunların çoğu, çok hızlı çözülür. Yargıya telefon etmediğiniz zaman, şunu şöyle yapın, bunu böyle yapın ya da pusula, not göndermediğiniz zaman, yargı bağımsız çalışmaya başladığı zaman, zaten sorunların yarısı çözülür. Daha önce de ifade ettim, siyasi bir duruş, ama özgürlüklerden yana bir siyasi duruş çok hızlı bir şekilde ülkeyi değiştirir” şeklinde konuştu.

“SİYASETİN NEREDEN BESLENDİĞİ ÖNEMLİ”

Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Siyasetin nereden beslendiği çok önemli. Siyaset eğer kutuplaştırmadan besleniyorsa, ötekileştirmeden besleniyorsa, hele hele iktidar ancak kutuplaştırmadan ve ötekileştirmeden nemalanıp o şekilde desteğini devam ettirebiliyorsa o zaman çok zor. Ama eğer siyaset daha iyi bir gelecek vaat ediyorsa o zaman herkes beraber kardeşçe ve aynı geleceğe doğru bakar ve beraberce yürümeye başlar, bu inanın çok kolay çünkü toplum buna hazır.”

Erken seçim iddialarına da değinen Ali Babacan, “2023 Haziran’dan önce olacak her seçim teknik olarak erken seçimdir. Biz yeni bir siyasi partiyiz ve halkımızın üzerinde ittifak kuracağı bir siyasi partiyi inşa etme aşamasındayız” yorumunda bulundu.

“KAYIRILMIŞ ÖZEL ŞİRKETLER OLUŞTURMAK…”

Ekonomi politikalarına ilişkin bir soruya da Babacan, “Bizim ekonomik modelimiz tamamen özgün bir ekonomik model. Ekonomi yönetiminde öncelikle kurumları ve kuralları önemsiyoruz. Aynı zamanda özel sektörün etkili olmasını, gerçek anlamda rekabet içerisinde işini yapması gerektiğini düşünüyoruz. Ama devletin de düzenleyici ve denetleyici rolünün, gücünün de olduğu gibi ortada olmasını önemsiyoruz. Fırsat eşitliği çok önemli. Kayrılmış özel şirketler oluşturmak ya da zenginler türetmek; bizim ekonomik modelimizde böyle bir şey yok” şeklinde cevap verdi.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com