AK Parti'nin Z kuşağı ile başı dertte. Bu derdi çözmek için as kadrosunu Youtube'da sahaya sürdü. Tuğrul İnançer, Ahmet Özhan, Kadir Çöpdemir, Nurullah Genç, Uğur Işılak.. hatta sazıyla sözüyle Saray Sözcüsü İbrahim Kalın... Erdoğan'a 'dislike' eden gençlere ulaşmak için güç birliği yaptı...
Kimler yok ki… İslamcı camianın bütün gözde isimleri orada… “Hamile kadınların sokakta gezmesi doğru değil” ya da “Hem evlenmem hem hamile kalırım diyenler var. Hürriyetmiş! Or…luğun adının hürriyet olduğu dünyaya tükürürüm. Bunun adı or…luktur” gibi cümlelerle gündeme gelen sufi Ömer Tuğrul İnançer.
Canlı yayında AKP Genel Başkanı Recep Erdoğan’a oğlunun aldığı gemileri sorarak unutulmaz “gemi var gemicik var” açıklamasını yaptıran, daha sonra piyasadan uzun bir süre silindikten sonra “gemiciğe” binme kararı alan Kadir Çöpdemir.
2018 yılında Bülent Korkmaz ve Ertuğrul Sağlam ile beraber hakkındaki soruşturmada takipsizlik kararı verilen Hakan Ünsal.
“Bizim profesörlerimiz bile, hâlâ insanlığı kurtaracak şeyin bilim olduğu anlaşılmıştır, diye geviş getirip duruyorlar” diyerek bilimi aşağılayan Yeni Şafak Yazarı Yusuf Kaplan.
AKP’nin seçim şarkısı ‘dombra’ ile ünlenen, milletvekili adayı olduğunda “Meclis’e uyumaya gitmiyorum. Belli hayallerle gidiyorum” diyen, ama seçildikten sonra katıldığı üçüncü oturumda uyuyakalan ve 1 Kasım seçimlerinde aday gösterilmeyen Uğur Işılak.
Hayati İnanç, Ahmet Özhan, Nurullah Genç ve daha niceleri. Menzilci Serdar Tuncer öncülüğünde birleşmiş. Ne için mi birleşmişler? Bir Youtube kanalı için. İsmi MyMecra. “Gelin beraber yürüyelim” diyerek yola çıkmışlar.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Tanıtım ve Medya Başkanı Mahir Ünal “Yeni bir dil, yeni bir anlayış oluşturması” için bu kanalın açıldığını söylüyor. Twitter’da etik kurallara uymak için başlattığı ‘yeşil top’ kampanyasına dahil olan troller sağa sola hakaretler, tacizler yağdırınca vazgeçen Mahir Ünal.
Saray da duyarsız kalmamış tabii ki. Sazı ve sesi ile nam salmış olan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da kendine ait bir programla işin içinde.
Erdoğan ve AKP kurmaylarının bir türlü erişemediği Z kuşağına hitap etmek için kurduğu bu yeni Youtube kanalına ne kadar akçe aktığını bilmiyoruz. Çıkar elbette bir gün ortaya. Ama özel ilgilendikleri belli. Gençlerin Erdoğan’ı Haziran ayında sosyal medyada yaptığı canlı yayını “Oy moy yok” yazarak bombardımana tutmasından beri saray bu konuda dertli. 1500 kişinin çalıştığı ve 368 milyon TL bütçesi olan İletişim Başkanlığı da çözemedi anlaşılan Z kuşağını ki çare üretemiyor.
Çare üretememe nedenleri bütçe veya eleman eksikliğinden değil, bakış açıları. Eğer sorunu eski Bakan İsmet Yılmaz’ın ifade ettiği gibi “Gençlerimiz Türkiye’nin eski dönemlerini bilmiyor. O nedenle gençlere ulaşamıyoruz’’ diye görürsen, çözümü de ona göre üretirsin. Bakan Yılmaz ve diğer parti yetkilileri gençlerin günde 5 vakit “Türkiye’nin eski günleri” anlatısına maruz kaldıklarını bilmiyorlar mı? Camide, evde ve sokakta gençlere “yağ kuyruklarını” anlatan amcalarımız sağ olsunlar.
Mesele sadece “ulaşma” problemi de değil. Bence onlar da biliyor. Ama elden ne gelir? Eylül ayında basına Youtuberlar ile görüşüldüğü yansımıştı. Peki, neden gençlerin milyonlarca izlediği genç Youtuberlarla değil de as kadroyla bu Youtube kanalı kurma ihtiyacı hissettiler?
Bence bu sorunun cevabı net: Gençlerden istediklerini alamadılar. Şimdi eskiyi yenileştirme -Erdoğan’ın sık kullandığı ifade ile- ‘gayretindeler’. Saraya yakın Halk Ozan’ı Uğur Işılak özetlemiş hedefi “Hep bir mecramız olsun istedik”. Ama anlatacak bir mecranın değil anlatacak bir hikayenin olmaması asıl mesele…
Bakalım Youtube izleyicisi buna ne tepki verecek.
