Dünya Romanlar Günü: Yoksullukla birlikte önyargılar da derinleşti

8 Nisan Dünya Romanlar Günü dolayısıyla bildiri yayınlayan Roman Diyalog Ağı (RODA), salgın döneminde Romanların yaşam koşullarının daha da kötüleştiğine ve bu durumun önyargıları keskinleştiğine dikkat çekti. Romanların eşitlik ve katılım sorunlarını uluslararası düzeyde dile getirmelerinden üzerinden 50 yıl geçtiği hatırlatıldı.

KRONOS 08 Nisan 2021 GÜNDEM

RODA: Romanlarla toplumun geri kalanı arasında adeta aşılmaz duvarlar örülüyor

Roman Diyalog Ağı (RODA), 8 Nisan Dünya Romanlar Günü için yayınladığı bildiride pandemi döneminde Romanların yaşam koşullarının daha da kötüleştiğine ve önyargıları keskinleştiğine dikkat çekti.

DÜNYA ROMAN KONGRESİ… 

Bildiride Çingene Konseyi ve Uluslararası Roman Komitesi’nin 8 Nisan 1971 tarihinde Londra yakınlarında, Orpington kentinde düzenlediği ilk Uluslararası Roman Kongresi’nin üzerinden 50 yıl geçmiş olmasına vurgu yapılırken, 1990 yılında düzenlenen 4. Dünya Roman Kongresi’nin 8 Nisan’ı Dünya Romanlar Günü olarak kabul etmesinin konuya ilişkin farkındalığın güçlendirildiğine ve uluslararası bir gün olarak gelenekselleştirdiğine değinildi.

50 YIL GEÇTİ, ROMANLAR ÇÖZÜM BEKLİYOR

Romanların eşitlik, katılım ve sosyal içermeye ilişkin sorunlarını ilk kez uluslararası düzeyde dile getirmelerinden bu yana 50 yıl geçmesine rağmen, bu sorunların büyük bir kısmının hem Avrupa’da ve Türkiye’de hala çözüm beklediği belirtilen açıklamada şöyle denildi:

ROMANLARIN YAŞAM KOŞULLARI DAHA DA KÖTÜLEŞTİ

“Pandeminin tetiklediği küresel sosyal ve ekonomik krizlerin yaşandığı bu günlerde, bir yandan insanların bir araya gelerek dayanışma ve yardımlaşma sergiledikleri güzel örnekler söz konusuyken, ne yazık ki Romanlar ve Romanlar gibi yaşayan grupların yaşam koşullarının giderek daha da kötüleştiğini ve kimi zaman önyargıların keskinleştiğini gözlemliyoruz” denildi.

ÖNYARGILARDAN BESLENEN AYRIMCILIK… 

Romanların ekonomik ve sosyal yaşamının her alanında aktif olarak yer almalarına rağmen, toplumsal alanda görülmez durumda olduğuna dikkat çekilen bildiride, “Önyargılardan beslenen ayrımcılık ve buna dayalı sosyo-ekonomik dışlanma toplumun karşı karşıya olduğu temel problemler arasında. İstihdam, barınma, eğitim, sağlık gibi yıllardır çözüm bekleyen sorunlar, Romanlarla nüfusun geri kalanı arasında adeta aşılmaz bir duvar örüyor.


 

SALGIN, DUVARLARI DAHA DA AŞILMAZ HALE GETİRDİ 

Özellikle pandeminin yol açtığı kriz koşulları, bu duvarı daha da alışmaz hale getirdi. Böylesine kriz dönemlerinde Romanların toplumsal olarak içerilmesi, temel ihtiyaçlara erişimleri ve böylece insan onuruna yakışır bir şekilde yaşama haklarının koruma altına alınması için çok daha fazla çaba gerekiyor” ifadeleri kullanıldı.

EĞİTİM VE İSTİHDAM POLİTİKALARI 

Romanların haklarının tam olarak kullanılabilmesi için özellikle eğitim ve istihdam politikaları geliştirilmesi gerektiği vurgulanan bildiride 2009’da başlayan Roman Çalıştayı hatırlatılarak, şöyle denildi:

“Romanların içerilmesi sürecindeki son ulusal politika belgesi olan Roman Vatandaşlara Yönelik Strateji Belgesi (2016-2021) II. Aşama Eylem Planının (2019-2021) net önlemlerle hayata geçirilmesi gerekiyor. Ayrıca, Avrupa Birliği adaylık sürecimizle de paralel olarak, 2020-2030 yılları arasındaki politikaları yönlendirecek olan Avrupa Roman Eşitlik, Sosyal İçerme ve Katılım Strateji Çerçevesi ile de uyumlu, yeni dönem için, yeterli bütçe tahsis olan güçlü bir ulusal strateji belgesinin katılımcı ve kapsayıcı bir şekilde hazırlanması önem arz ediyor.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram