94 yaşındasın dostum, gencecik…

Bugün 6 Mayıs, Türkiye’ye mahsus Radyo Günü. Bir radyocunun henüz KHK marifetiyle TRT’deki görevinden uzaklaştırılmadan önce, hayali olan radyoya vefa sadedinde kaleme aldığı yazının elden geçmiş halidir okuyacağınız…

MEHMET ŞAHİN 06 Mayıs 2021 GÖRÜŞ

Doğduğun günü hatırlamıyorum dostum ama; tanıştığımızda ben küçüktüm.

Babam seni bize takdim ettiğinde o kadar heyecanlıydık ki! O meşhur soruları hepimiz sormuştuk; ‘İçinde küçük adamlar mı var baba’, ‘Acıkmazlar mı, canları sıkılmaz mı orada’… Rahmetli de, tam olarak bilmezdi tabii nasıl çalıştığını. Tam bir musîkişinas olduğundan, her akşam fasıl dinleyebilmek için buyur etmişti seni, evimizin başköşesine. Ailemizin yeni ferdiydin âdeta, bize katılmanın coşkusu günlerce sürdü.

Akşam, vakit geldiğinde; tam bir merâsimdi seninle buluşmak. Annem, elleriyle ördüğü dantelayı yakıştıramamıştı da; onca kaime sayarak, daha ince işlenmişlerinden almıştı. O kolalı danteller, büyük bir özenle üste katlanır, sadece babamın bildiği, sanırım pek de paylaşmak istemediği ayarlar yapılır ve o ilk ses duyulurdu. Sanki memlekette yaşayan nice insandan biri değil; reis-i cumhurmuş da, kendisine sunulan raporları hassasiyetle dinliyormuş gibi pürdikkatti peder bey… Bizde de bugün yeni nesle nazaran fazlaca ciddiyet varsa, sanırım sebebi biraz sensin. Çünkü; sen konuşurken büyüklerin takındığı o tavrı özenle taklit ederdik. Hatta, büyük biraderim ve hemşiremle, aklımızda kalanları söyleyerek eğlenirdik.

Gazete mutlaka gelirdi eve ama; şunu bil ki, senin yerin müstesna idi. Neler neler öğrettin bize… Bugün dilimi iyi konuşuyorsam, torunlar soru sorduğunda hemen babalarına havale etmiyor, cevap verebiliyorsam, sana borçlu olduğum çok şey var.

Sadece mâlumat nâmına değil! Lisede hanım hanımcık bir kız vardı; akşamları eve geldiğimde, fasıl heyetinin geçtiği tüm sevdâ şarkılarını onun hâyaliyle dinlerdim. Şiir diye, üç beş mısrâ karalamışsam, onda da payın var yani ama, bu aramızda!

Lâtife ediyorum elbet, sen hiç sırlarımızı ifşâ etmedin. Peder beyin bizi, kenara çekip kızgınca verdiği nasihatleri, vâlide hanımın komşularla gündüz muhabbetlerini ve tabii bizim acemi sevdalıklarımızı! Sen söylerken biz dinledik, biz söylerken sen dinledin ama; bizden duyduğunu hiç kimseye yetiştirmedin. Tam bir dosttun sen; hep eşlik ettin, hiç zorlamadın.

Dur, sana sitemim de var; senden birkaç yaş büyüğüm topu topu ama, sen benim aksime yaşlanmak şöyle dursun, hep tazeleniyor, gençleşiyorsun. İyi de ediyorsun tabii yoksa, 94 yaşında bu kadar dinç olabilir miydin?

Ahhh benim evvel möbleli, sonra transistörlü şimdiyse, hareketli hatta podcast dostum! Bak şimdi, bir telefonun içine bile sığdırıyorsun dünyayı ve o büyülü sesinle ya da sesinin büyüsüyle hâlâ yanında bulabiliyorsun biz dostlarını, dinleyicilerini…

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com